ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ-TÜRKOLOJİ ARAŞTIRMALARI MERKEZİ
Anasayfa | Makale Bilgi Sistemi | Konu Dizini Yazarlar DiziniKaynaklar Dizini | Makale-Yazar Listesi |  Makale Sayısı-Tarih Listesi | Güncel Türkoloji Kaynakçası

Atatürk Araştırmaları || Çukurova Araştırmaları || Halkbilim || Dilbilim || Halk Edebiyatı || Yeni Türk Dili || Eski Türk Dili
Yeni Türk Edebiyatı || Eski Türk Edebiyatı || Dil Sorunları || Genel || Tiyatro || Çağdaş Türk Lehçeleri

 

1522-1532 TARİHLERİNDE MENTEŞE BÖLGESİ
YÖRÜKLERİ

The Yuruks in the Region of Menteshe Between 1522 and 1532

Behset KARACA

Fırat Üniversitesi Sosyal Bilimler Dergisi

Fırat University Journal of Social Science
Cilt: 18, Sayı: 2 Sayfa: 403-440, ELAZIĞ-2008

Süleyman Demirel Üniversitesi, Fen-Edebiyat Fakültesi, Tarih Bölümü, Isparta.

 

ÖZET

1522-1532’lerde Menteşe Sancağı Yörüklerin yoğun olduğu yerlerdendir. Burada
yaşayanların yarıya yakını Yörük hayatı yaşamaktadır. 1522’deki tahrirde 302 cemaat kaydedilmiş
olup nüfusları 81657’dir. 1532’de ise 170 cemaat yazılmış olup nüfusları 66525’dir. 1522’de vergi
hâsılları 1111981 akça, 1532’de ise 630356 akçadır. 1532’de Yörüklerin sayısı, nüfusu ve
hâsıllarının düşük olmasının sebebi sadece Padişah hassına tabi cemaatlerin kaydedilmesindendir.
Bu tarihlerde buradaki en mühim Yörük grupları,
Oturak Barza, Mukata ’a-i İskender Bey, Kayı,
Kızılca Keçilü, Horzum, Mukata’a-i Yahşi Bey, Kızılca Balkıca, Divane Ali ve Güne Barza,
Karacakoyunlu, Sazak, Sekekçi (?), Elsüz, Balya Bolu
ve Kozviran gibi cemaatlerdir. Diğer
bölgelerdeki Yörükler gibi buradakiler de Anadolu’nun Türkleşmesinde ve İslamlaşmasında
büyük katkı sağlamışlardır. Ayrıca Osmanlı Beyliği ile diğer beyliklerin kuruluşunda,
gelişmesinde etkili olmuşlardır. Yine, beyliklerin en önemli itici gücü ve dinamizmini meydana
getirmişlerdir. Hayvancılık en önemli ekonomik etkinliklerini meydana getirmiştir. Deve
yetiştiriciliği ve develeri taşımacılıkta kullanmaları, tuzlalarda çalışmak, balık avlamak,
dokumacılık diğer faaliyetlerindendir.

Anahtar Kelimeler: Menteşe Yörükleri, Menteşe Sancağı, Muğla, Osmanlı, cemaat,
Aydın, Türkmen.

ABSTRACT

The Menteshe Sanjak was among the places which densely populated by the Yuruks
between 1522 and 1532. Nearly half of those living in this region had a Yuruk’s way of life. 302
communities were recorded in the census dated 1522, their population being 81657. 170
communities were recorded in 1532, their population being 66525. The amount of taxes collected
was 1111981 akce in 1522 and 630356 akce in 1532. The decrease of figures in 1532 resulted
from the fact that only the communities belonging to the Sultan’s
has were registered. In the
related years, the most important groups of Yuruks were communities such as Oturak Barza,
Mukata’a-i İskender Bey, Kayı, Kızılca Keçilü, Horzum, Mukata’a-i Yahşi Bey, Kızılca Balkıca,
Divane Ali, Güne Barza, Karacakoyunlu, Sazak, Sekekçi, Elsüz, Balya Bolu and Kozviran. The
Yuruks in this region, like those in other regions, contributed greatly to the process of Anatolia
being Turkized and Islamic. In addition, they played a role in the organisation and development of
Ottoman Beylik and other Beyliks. Moreover, they provide Beylik’s most important impulsive
force and dynamism. Raising livestock formed their prior economic activity. They had also other
activities like, raising camels, using camels in transportation, working in saltpans, catching fish
and weaving.

Key Words: Menteshe Sanjak, Menteshe Yuruks, Mugla, Ottoman, community, Aydın,

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)

Turkmen.

GİRİŞ

Bugün büyük çoğunluğu Muğla ili sınırları içerisinde kalan Menteşe Sancağı’nın
XVI. asırda Aydın’dan Çine ve çevresine, Denizli’den Tavas kazası ve çevresine kadar
uzanan geniş bir alandan meydana geldiğini görmekteyiz. Bu yüzyılda Menteşe
Sancağı’nın kuzeyini Aydın, kuzey doğusunu Kütahya, doğusunu Hamid sancakları,
güney ve batı sınırlarını ise Akdeniz ile Ege Denizi oluşturmaktadır1.

Menteşe Sancağı’nın kapladığı alanın kuzeydoğusunda Türkiye yükselti
ortalamasının bir hayli üstünde olan dağlar vardır. Bunun için burası Türkiye’nin önemli
engebeli şekilleri bulunan kesimlerinden birisidir. Dolayısıyla kıyıların fazla girintili,
çıkıntılı olması bu bölge dağlarının kıyıya paralel olarak inmesindendir. Bölgenin alçak
noktalarını çoğunlukla kıyılar teşkil etmekte; kıyı ovaları ve nehir boylarını alüvyon
düzlükler meydana getirmektedir. Menteşe ve Beşparmak Dağları, Muğla ve çevresinin
en önemli yeryüzü şekillerini meydana getirmektedir. Muğla’nın Denizli ile arasında
Sandaz Dağları, Burdur ile arasında Göktepe Dağı ile Kapı Dağı vardır. Bölgenin en
yüksek noktası olarak bilinen ve Torosların önemli yüksekliklerinden Akdağı ve Dumanlı
Dağı ise doğuda Antalya ile sınırını çizmektedir2. Bu coğrafi özellikleriyle bölge
hayvancılık için önemli imkânlar sunmuş ve bölge insanının önemli geçim kaynağı daima
hayvancılık olmuştur.

Bu bölgedeki Türklerin Anadolu’nun birçok yerinden daha önce buralarda yer
almaya başladığını ve bölgenin demografik yapısında Bizanslıların bazı uygulamalarının
da etkisi olduğunu görmekteyiz. Mesela, Bizans imparatoru Johannes Vatatzes (1222¬
1254) Hıristiyanlaştırılmış olmaları muhtemel olan ve 10000’den daha az olmayan
Kuman Türkünü, kadınları ve çocukları ile birlikte, göçebe bir hayat sürdükleri
Trakya’dan kaldırıp kısmen asker köylüler olarak (sipahi) Avrupa tarafına fakat bilhassa
Anadolu’da Menderes vadisine ve Firikya’ya hudutlu olarak yerleştirmiştir3. Daha

sonraki zamanlarda Moğolların tazyikinden, hele onların vergi ağırlığından kurtulmak
isteyenler hudutların himayesine sığınmakta, bunların arasında siyasi sebeplerden dolayı
kendilerini Moğollara karşı emniyete almak arzusunda olan idareci ricali de
bulunmaktadır. Bu suretle hudutlar artık idareye ehliyetli ve bu sahada yetişmiş, siyasi
ehemmiyeti olan unsurlara da malik olmuştur. Bütün bunlar Bizans müdafaa hattı
üzerindeki tazyikin müthiş surette arttığını göstermiştir. Türklerin ilerleyişi
Karadeniz’den Akdeniz’e kadar bütün sahada denizden beride başarılı olmuştur. 1300’de
yani bu kavimler kıpırdanmasının başlangıcından daha yarım asır geçmeden bütün Batı
Anadolu etnik bakımdan çoktan Türkler tarafından doldurulmuş olduğu gibi, siyasi
cihetten de Türk olmuştur4.

Bu bölgede daha sonra Menteşe Beyliği’ni kuran Türkmenler görülmektedir.
Bunlar XIII. asrın ikinci yarısında Karya bölgesinde İznik İmparatorluğu zamanında
Meğri tarafından içeri doğru sahil ile Denizli dağları arasında yerleşerek bu beyliği
kurmuşlardır. Menteşe Beyliği’ni kuran Türkmenler Selçukluların ellerinde bulunan
Pamfilya gibi Likya kıyılarından deniz yoluyla bu havaliye gelmişlerdir. Nitekim beyliğe
adı verilmiş olan Menteşe Beyin Sahil Beyi Menteşe diye zikredilmesi bunu
kuvvetlendirmektedir. Karya bölgesi 1261’den itibaren Türklerin istilasına uğramıştır.
Menteşe Beyliği Karya’nın tamamı ile Likya’nın bir kısmını yani bugünkü Finike
taraflarını Hamid oğullarına geçinceye kadar idarelerinde tutmuştur. Menteşe oğulları ve
bu bölgedeki Türkler mükemmel donanmaları sayesinde etrafa akınlar yapmışlar ve bir
ara Rodos adasını bile ellerine geçirmişlerdir. Bunlar kuvvetli donanmalarıyla lüzumu
halinde Mısır sultanlığına ve Aydın oğullarına da yardım etmişler, Milas ve Balat
limanları sayesinde de mühim gelir temin etmişlerdir. Nitekim Menteşe Beyliği’nin
Milas, Muğla, Peçin ve Balat şehirlerinde bu dönemde medreselerinin olması sosyal ve
kültürel yönden de önemli bir durumda olduklarını göstermektedir5.

Bölgede ilk Osmanlı fethi muhtemelen Balat’ın 1389-90 kışında ele geçirilmesiyle
başlamış, fakat beyliğin geri kalan yerlerini Menteşe Beyi Ahmed Gazi 1391’de ölünceye
kadar idareye devam etmiştir. Böylece bu bölgenin tamamının 1391’lerde zapt edildiğini
söyleyebiliriz6. Menteşe Beyliği toprakları, 1402’deki Ankara Savaşından sonra Timur
tarafından Mehmed Bey ile oğlu İlyas Beye verildiği için bu beylik tekrar kurulmuştur.
Daha sonra II. Murad burayı 1424’de Osmanlı Devleti’nin sınırları içerisine katmıştır7.
Menteşe Beyliği ailesi ve ileri gelenleri ile diğer beyliklerin beyleri ve ileri gelenlerinin
çoğu Osmanlı idaresine alınmıştır. Onlara, önceleri kendi topraklarından bir kısmı
üzerinde hâkim olma hakkı verilmiş, sonraları giderek bu durum mülk veya tımar sistemi
çerçevesinde bir takım yükümlülükleri de beraberinde getirerek genel uygulamalara dâhil
edilmiştir. Nitekim onların bir kısmının daha sonraki devirlerde bir Osmanlı sancakbeyi
olarak istihdam edildikleri görülmektedir8. Bunun sebebi hanedan ile eski beyliklerin
halkını yakınlaştırmak, tepkileri dengelemektir. Beyliklerin adlarının değiştirilmeden Batı
Anadolu’daki sancaklara verilmesinde de benzeri maksat düşünülmüştür9. Menteşe
Beyliği toprakları Osmanlılar zamanında sancak olarak idare edilmiş ve Anadolu
Beylerbeyliğine bağlanmıştır10. Bu Osmanlı sancağı, beyliğe nazaran arazi bakımından
bazı toprak kayıpları ile biraz değişiklik göstermesine rağmen bu çok büyük bir farklılık
değildir11. 1393 senesinde kurulan Anadolu Vilayeti, 1522 tahririnde ve 1530’da 17
sancaktan ibarettir ki,12 bunlardan biri de Menteşe Sancağıdır. Menteşe Livası, Peçin,
Çine, Balat, Milas, Bozöyük, Muğla, Mazun, Tavas, Köyceğiz, Pırnaz, İsravalos ve Meğri
kazalarından meydana gelmektedir13. Bu bölge şehir ve köy kültürünün yanında önemli
oranda Yörüklerin yaşaması için elverişli alanlar sağlamaktadır.

1. 1522-1532 Tarihlerinde Menteşe Bölgesi Yörükleri

a- Menteşe Bölgesi Yörüklerinin İsim Almaları ve Bunlarla İlgili Bazı
Tabirler

1522-1532 tarihlerinde bu bölgede yoğun bir Yörük grubunun yaşadığı

görülmektedir. Tapu Tahrir Defterleri bize bu konuda yardımcı olmaktadır14. XVI. asırda
Osmanlı Devleti’nde önemli oranda Yörük vardır. Bunların da mühim bir kısmı Anadolu
Beylerbeyliği’ndedir. Bilhassa burada asıl yoğunluk Ankara, Kütahya, Menteşe, Aydın,
Saruhan, Teke ve Hamid sancaklarındadır15. Bu sancaklar içerisinde ise Menteşe Yörük
nüfusu ve sayısı itibariyle en yoğun olanıdır. Tapu Tahrir Defterlerinde Menteşe’deki
Yörüklerden bahsederken diğer birçok yerde olduğu gibi
cemaat, Yörük, konar-göçer,
Türkmen
ve tir gibi ifadeler kullanılmıştır. Bunlar arasında kısmen belirli farklar söz
konusudur. Fakat çoğu zaman aynı anlamda kullanıldıkları için bu farklılıkları ortaya
koymak ise oldukça güç olmaktadır16.

Bazı araştırmacılar tarafından, İl veya ulus adı altında gruplandırılan konar-
göçerler, sırasıyla
boy (kabile), aşiret, cemaat, oymak, mahalle, oba (aile) şeklinde
bölümlere ayrılmışlardır. Bazıları da aşiret ve alt kavramları daha ayrıntılı ve farklı bir
ayrıma tabi tutmuşlardır. Mesela, Sencer Divitcioğlu, Ziya Gökalp, İlhan Şahin ve Tufan
Gündüz bunlardandır. Ziya Gökalp: Ayal (akav), ocak, soy, yarım tire, tire, bölük (amar),
boy, il ve uruk; Divitçioğlu: Aile, oğuş (aşiret), oba, tire, alt-boy, boy, ok, konat ve
budun; Şahin ve Gündüz: Aile, oba (mahalle), oymak, tir, cemaat (aşiret), kabile ve boy
(taife) olarak sınıflandırmışlardır17.

Burada en dikkati çeken konu, çoğu yerde olmayan tir’lerden bahsedilmesidir18.
Büyük cemaatlerin çoğu tir’lere ayrılmıştır. Yani tir bir cemaatin alt birimini teşkil
etmektedir. Mesela,
“Tir-i Bali Barzası an Cemaat-i Oturak Barza” gibi ifadelerle büyük
ve önemli bir cemaatin alt kolu olduğu belirtilmiştir. Çok az miktarda da bağımsız olarak
yani hiçbir cemaate bağlı olmadan
“Tir-i Ahi Evren, Tir-i Ahmed v. Aydın” gibi
zikredilmiştir. Fakat büyük çoğunluğu
“Cemaat-i Oturak Barza, Kayı, Mukata’a-i
İskender Bey, Kızılca Keçilü, Horzum, Mukata’a-i Yahşi Bey, Divane Ali ve Güne Barza,
Karacakoyunlu
’ gibi nüfusça büyük ve Osmanlı Devleti’nde ve bölgede önemli bir etkiye
sahip olan Yörüklere tabi olarak yani alt birimi olarak belirtilmişlerdir. Tir’lerin aldığı
isimlerin büyük çoğunluğu insan ismidir. Yani büyük ihtimalle o cemaatin ileri gelenleri
veya kethüdasının adı bu isimlendirmede etkili olmuştur. Ayrıca bulundukları bölgenin
ve mevkiinin adı, kullandıkları eşya, ekonomik faaliyetlerinin de etkili olduğunu
görmekteyiz. Burada birçok cemaatin alt bölümlerinin tir olarak kaydedilmesi devletin
bunları daha iyi kayıt altına alma, kontrol etme, belirli kişilerin sorumluluğuna sokma
düşüncesinin ürünüdür. Çünkü Menteşe Sancağı Yörüklerin yoğun bir şekilde bulunduğu
bir yer olduğu için böyle bir uygulamaya gidilmiş olmalıdır. Bunların büyüklüklerinin de
birbirine yakın olması parçalanarak böyle bir uygulama yapıldığını göstermektedir.19.

Genellikle Anadolu Eyaleti’nde ve buna bağlı olarak Hamid, Teke ve özelikle de
Menteşe Sancağı’nda görülen Perakende Yörük taifelerinin bulunması, küçük ve tam
anlamıyla müteferrik olmaları merkezi otoriteye bağlama, iktisaden istediği gibi
faydalanma düşüncesinin bir ürünüdür. Yine bu bağlamda, Osmanlı Devleti, mukata’a
hanesi ve has reayası statüleri içinde kendisine bağladığı Yörük toplulukları ile yerleşik
halk arasında bir uyum sağlayabilmiş ve devlet ile sipahi, sipahi ile reaya arasında teke
tek ilişki demek olan tımar sistemini kurup yaşatabilmiştir. Hatta bu uyum içerisinde
XVI. yüzyılın ortalarına kadar birçok Yörük grubunun kendiliklerinden yerleşik hayata
geçtikleri görülmektedir20. 1522’de bu bölgedeki Yörükler içerisinde belirli bir kazaya
bağlı olarak yazılmalarına rağmen
“Muğla’da, Balat’da, Ayasluğ’da mütemekkindirler,
Peçin’de, İzmir’de ve Çeşme’de sakindirler”
gibi ifadelerin olması bunların perakende
olduklarını ve farklı kazalara hatta sancaklara geçerek oralarda da yaşadıklarını
göstermektedir21 .

Menteşe Bölgesindeki Yörüklerin bir kısmı Oğuz boy ismi almıştır. Eymir, Kayı,
Alayundlu, Bayındır, İğdir, Kara ve Kızılca Keçilü gibi Yörükler bunlardandır. Oğuz boy
ismine sahip Yörüklerin yanında bir kısmının, coğrafi saha olarak bulundukları yerlere,
siyasi bir hüviyete sahip olan beyliklerin bakiyeleri olmalarına, meskûn olup
olmamalarına, göçebe kültürünün bir neticesi olarak kullandıkları eşyalara
(çardak, çarık
gibi), içtimai ve iktisadi faaliyetlerine (kalburcu, küreci, ziftçi, yaycı, ellici, deveciyan,
oduncuyan, tuzcuyan, boyacı, eskici, demirci, şerbetçi, eyerci, kamacı, bezirgâncı,
limoncu
gibi), yetiştirdikleri hayvan ve tabi oldukları boya göre (Karacakoyunlu, Kara
Keçili, Kızılca Keçilü, Kayı, Sığırlu),
bağlı bulundukları tımar, has veya vakıflara,
aşiretlerin hayat tarzına göre
(Yukarı Barza, Oturak Barza, Göçer Barza, Güne Barza)22
bağlı bulundukları idari gruplara göre, boy-beyi ailesi ile büyük ölçüde kethüdalarının
adlarına ayrıca, cemaat ihtiyarlarının, ileri gelenlerinin veya muteber kimselerinin
adlarına istinaden isimlendirildikleri görülmektedir23.

Menteşe Sancağı’ndaki cemaatler arasında mukata’a24 ismiyle kaydedilmiş
cemaatlere de rastlamaktayız. Mesela, Mukata’a-i İskender Bey cemaati bu bölgedeki
Yörük gruplarının en önemlilerinden birisidir ve birçok tir’lerden meydana gelmektedir.
Yine Mukata’a-i Yahşi Bey burada bu tarzda kaydedilen cemaatlerdendir. Ayrıca
Mukata’a-i Tavas ve Cemaat-i Mukata’a-i Köseyin (?) de vardır.

b- Menteşe Bölgesi Yörüklerinin Nüfusu

Menteşe’de 1522’de 548 köy, 302 cemaat ve 36 mezra’a kaydedilmiştir. 1532’de
ise 170 cemaat yazılmıştır. Fakat bu sayı sadece padişah hassına dâhil olan Yörükleri
göstermektedir. Bu rakamlardan da anlaşıldığı gibi burada 1522-32’de konar-göçerlik
hâkimdir. 1522 tarihinde Menteşe’de toplam 15861 hane, 5663 kara, 1117 mücerred, 247
muaf kaydedilmiştir25. Buradan elde edilen sonuca göre26 (15861 hane + 247 muaf =
16108; 16108 x 5 = 80540; 80540 + 1117 mücerred= 81657) 81657 kişi Yörük hayatı
yaşamaktadır. Söz konusu tarihte toplam sancak nüfusu ise 49711 nefer, 34642 hane,
1351 muaf, 11124 kara, 2528 mücerred, 64 gebrandan meydana gelmekteydi. Bu
verilerden hareketle sancakta 1522 tarihinde (34642 hane + 1350 muaf = 35993; 35993 x
5= 179965; 179965 + 2528 mücerred = 182493 kişi) yaklaşık olarak 182493 kişi
yaşamakta idi ki bunların 8165 7’si yani yaklaşık % 45’i Yörük hayatı sürmekteydi.
Dolayısıyla sancakta yaşayanların yarıya yakını konar-göçer olup hemen hemen sancağın
bütün kazalarına dağılmış durumdaydılar.

1532 tarihinde ise Menteşe sancağında 13124 hane, 7640 bennak, 2422 kara, 1845
çift, 1089 nim çift, 181 muaf zümre kaydedilmiştir27. Buradan hareketle mezkûr tarihte
Yörüklerin nüfusu (13124 hane + 181 muaf =13305; 13305 x 5 = 66525) 66525 kişi
olarak hesaplanmaktadır. Yine buradaki rakamlarda zikredilen tarihte sadece padişah
hassına bağlı Yörüklerin olduğunu göz önünde bulundurmamız gerektiğini hatırlamalıyız.
Aynı tarihlerde padişah hassına tabi olmayan Yörükler de hesaplamaya katılırsa bu sayı
tahminen % 30-40 civarında artmış olacaktır. Çünkü 1522 ve 1532 tarihlerinde yani her
iki tahrirde de geçen Yörüklerdeki artışlara baktığımızda bu ortaya çıkmaktadır28.

c- Menteşe Bölgesindeki Önemli Yörük Grupları

1. Oğuz Boy İsmini Taşıyan Yörükler

Faruk Sümer, Tahrir defterlerinde geçen Oğuz boy isimlerini taşıyan cemaatler ve
yer adlarından hareketle 24 boydan 23’ünün Anadolu’ya gelmiş olduğunu kesin olarak
ortaya koymaktadır. Esasen Hazar-Ötesi Türkmenlerinin meydana gelmesinde birinci
derecede amil olan Salur, Çavuldur (Çavundur), Karkın, Eymür, İğdir ve Yazırlar’dan
bilhassa ilk dördünün Anadolu’da kuvvetli bir varlık gösterdiğini söylemekte, hatta
bunlardan Salur, Eymür ve Karkınlar’ın Anadolu’nun iskânında birinci derecede rol
oynadığını belirtmektedir. Yine Hazar-Ötesi Türkmenlerinin meydana gelişinde amil
oldukları anlaşılan Kayı, Bayındır ve Beğ-Dilliler’e gelince, bunlardan Kayı’nın
Anadolu’nun fetih ve iskânında en mühim rolü oynadığı ifade edilmektedir. Ayrıca
Peçenek, Yıva, Büğdüz, Dodurga, Kızık ve Ala-Yundlular’ın Anadolu’da diğer boylara
nazaran biraz daha az bulunduklarını belirtmektedir. Yine ona göre, XVI. yüzyılda
Anadolu’da en fazla yer ismi geçen boylar sırayla; Kayı, Avşar, Kınık, Eymür, Karkın,
Bayındır, Salur, Yüreğir, Çepni, İğdir, Bayat, Ala-Yuntlu ve bunları diğer boylar takip
etmektedir. XV. ve XVII. yüzyıllarda Anadolu’da ve hatta İran’daki boylardan
birçoklarının Avşar, Bayat, Döğer, Çavundur, Salur, Eymir, Bayındır gibi, daha ziyade
Türk boyları arasında şahıs ismi şeklinde kullanıldığının görüldüğüdür. Şu da bilinmelidir
ki Osmanlı devrinde Anadolu’da köylerde ve şehirlerde Oğuz boy ismini taşımayan
yerleşik veya konar-göçerler de Oğuz boylarından gelmektedir. Bizim burada
bahsettiğimiz bu döneme kadar Oğuz ismini devam ettirenleri kastetmemizdir. Yine
değinilmesi gereken bir konu da her Oğuz boyu yerleştiği yere kendi adını vermemiştir.
XVI. yüzyılda en büyük Kayı oymağı Denizli’nin kuzeyinde yaşamaktaydı. İkinci
kalabalık Kayı teşekkülü Menteşe sancağındaydı. Menteşe Kayılan doğrudan doğruya
Denizli Kayıları’nın bir parçası olsa gerektir29. XVI. yüzyılda Menteşe’de Kayı Yörükleri
ve onun alt kolları haricinde altı tane Kayı isimli köy vardır. Bunların ikisi Balat diğerleri
ise Köyceğiz, Meğri, Çine ve Pırnaz kazalarındadır30. Menteşe’de bulunan Kayı
Yörüklerinin ayrıntısı ise şu şekildedir:

Kayı: Kayı Yörükleri de Menteşe Sancağı’ndaki önemli Yörük grubunu
oluşturmaktadır. Kayılar, Menteşe’nin haricinde Anadolu’da Adana, Sis, Niğde, Ankara,
Kütahya, Hamid, Kengiri, Hüdavendigar, Kastamonu, Çirmen ve Paşa sancakları gibi
birçok yerde yaşamaktadır31. Bunlar Menteşe’de 1522 ve 1532’de 13 tir ve alt gruba
ayrılmışlardır. 1522’de 599 hane, 250 kara, 53 mücerred ve 11 muaftan meydana
gelmektedir. Hâsılları da 30000 akçadır. 1532’de ise 942 hane, 488 bennak, 212 kara32,
141 çift, 110 nim çift ve 28 muaftan oluşmaktadır. Hâsılları ise 31090 akçaya çıkmıştır.
Görüldüğü gibi hâsılda ve nüfusta önemli bir artış meydana gelmiştir. Kayı Yörükleri ve
diğer Yörüklerdeki artış az önce değindiğimiz gibi doğudan batıya olan göçler, bazı
perakende Yörüklerin kaydedilmesi ve XVI. asırda genel Akdeniz dünyasındaki nüfus
artışıyla izah olunabilir33.

Kızılca Keçilü: Diğer önemli bir Yörük grubu Kızılca Keçilüdür. Bunlar da
Kayıların bir parçası olsa gerektir. Konar-göçer yörükan taifesinden olan Kızılca
Keçilüler, Menteşe’nin haricinde Biga, Kütahya, Maraş, Adana, Tarsus, Sis, İçel, Niğde,
Hüdavendigar, Erzurum ve Karasi sancaklarında da görülmektedirler. Ayrıca burada
Kızılca Keçilü ile beraber Kara Keçili Yörükleri de bulunmaktadır34. Kızılca Keçilüler,
Menteşe’de 1522 ve 1532’de 8 adet tir ve cemaatten meydana gelmekte olup Peçin,
Bozöyük, Tavas ve Muğla gibi kazalara dağılmış durumdadır. 1522’de 358 hane, 157
kara, 18 mücerred, 8 muaftan oluşmakta olup hâsılları 28500 akçadır. 1532’de ise 626
hane, 390 bennak, 121 kara, 82 çift, 33 nim çift ve 5 muaftan meydana gelmektedir.
Hâsılları ise 30538 akça olmuştur. Görüldüğü gibi ufak da olsa bir artış söz konusudur.

Kayı, Kızılca ve Kara Keçililer haricinde bu bölgede Oğuz boylarından olan başka
boy ve oymaklara da tesadüf edilmektedir. Meğri kazasında
Bayat ismiyle geçen bir köy
bulunmaktadır. Peçin kazasında
Yazır köyü, Peçin ve Meğri kazalarında Dodurga
köyleri, Balat ve Kula’da Afşar köyleri, Yine Balat ve başka bir kazada Bayındır köyleri,
Köyceğiz, Tavas ve Şeyhlü kazalarında
Eymür köyleri, Pırnaz ve Köyceğiz kazalarında
Yüreğir köyleri, yine Balat kazasında Küçük-Kınık köyü Oğuz boy ismini taşıyan yerler
olarak karşımıza çıkmaktadır35. Bu köyler ve az önce bahsettiğimiz Yörüklerin içinde
geçen
Eymir, Kayı, Ala-Yundlu, Bayındır, İğdir, Kızılca ve Kara Keçili gibi Oğuz boy
ismini taşıyan cemaatler bize bölgedeki Oğuz etkisini ve bunların hala birçoğunun
kullanılmaya devam ettiğini göstermektedir.

2. Diğer Önemli Yörük Grupları

Oturak Barza: 1522’de Oturak Barza cemaati, 32 tir’den meydana gelmekte ve bu
bölgedeki en önemli Yörük gruplarından birini oluşturmaktadır. Bunlar da Mazun, Çine,
Söbüce, Milas, Peçin ve Balat gibi Menteşe Sancağı’nın hemen hemen bütün kazalarına
dağılmış durumdadır. 1522’de 1174 hane, 248 kara, 169 mücerred, 20 muaftan meydana
gelmektedir. Hâsılları ise 55000 akçadır. Aynı cemaat 1532’de 29 tir’e ayrılmış durumda
olup 1494 hane, 861 bennak, 232 kara, 295 çift, 109 nim çift ve 18 muaftan
oluşmaktadır. Hâsılları ise 60151 akçaya çıkmıştır36.

Mukata’a-i İskender Bey: Yine buradaki Yörüklerden sayı ve nüfusça büyük
olanlardan biri de Mukata’a-i İskender Bey’dir. 1522’de 10, 1532’de ise 11 tir’e
ayrılmıştır. Peçin, Muğla ve Çine gibi kazalarda yaşamaktaydı. 1522’de 367 hane, 157
kara, 29 mücerred ve 10 muaf yetişkin erkek nüfusu olup, hâsılları ise 33500 akçadır.
1532’de ise 664 hane, 387 bennak, 145 kara, 91 çift, 46 nim çift ve 14 muaf zümreden
oluşmakta olup, hâsılları ise 36616 akçadır. Görüldüğü gibi 1532’de sadece Padişah
hassına bağlı olan Yörükler kaydedilmiş olmasına rağmen nüfusları ve hâsılları

37

artmıştır .

Horzum: Türkman Yörükan Taifesinden olan Horzum Yörükleri, Menteşe ile
birlikte Teke, Hamid, Konya, İçel, Alaiye, Akşehir, Saruhan ve Kütahya gibi sancaklarda
da yaşamakta olup bu bölgenin en mühim Yörüklerinden birini meydana getiriyorlardı37.
1522’de 22 tir ve cemaatin alt kollarına ayrılmıştır. 1532’de ise 26 alt birimden meydana
gelmekteydi. 1522’de 914 hane, 456 kara, 38 mücerred, 12 muaftan oluşmaktaydı.
1532’de ise 1709 hane, 1073 bennak, 301 kara, 209 çift, 128 nim çift ve 31 muaftan
oluşmakta olup hâsılları 100366 akçadır38.

Yahşi Fakih: Yörükan Taifesinden olan Yahşi Fakih Yörükleri Menteşe Sancağı
haricinde Paşa Sancağı’nın Edirne kazasında da yaşamaktaydılar39. Bunlar Menteşe’nin
Muğla ve Peçin kazalarında görülmektedirler. 1522’de 197 hane, 148 kara, 20 mücerred,
4 muaftan meydana gelmiş olup hâsılları 27500 akçadır. 1532’de ise 346 hane, 194
bennak, 75 kara, 53 çift, 24 nim çift ve 7 muaftan oluşmaktadır. Hâsılları 28217
akçadır40.

Kızılca Balkıca: Kızılca Balkıca Cemaati yine toplu olarak bahsedilen ve burada

önemli olan Yörüklerdendir. Bunlar Meğri kazasına kaydedilmişlerdir. 1522 ve 1532’de 5
alt bölüme ayrılmışlardır. 1522’de 349 hane, 245 kara, 11 mücerred, 12 muaftan
oluşmakta olup hâsılları 30000 akçadır. 1532’de ise 761 hane, 448 bennak, 151 kara, 76
çift, 86 nim çift ve 15 muaftan meydana gelmektedir. Hâsılları da 32391 akçadır41.

Divane Ali ve Güne Barza: Yine bu bölgedeki en önemli cemaatlerden birisi
Divane Ali ve Güne Barza’dır. Bu cemaat 1522’de 50 tir’e ayrılmıştır. 1532’de ise 52
tir’den oluşmaktadır. Bunlar Tavas, Muğla, Bozöyük, Çine ve özellikle Peçin kazalarında
yaşamaktaydılar. 1522’de 2933 hane, 1095 kara, 199 mücerred, 50 muaftan meydana
gelmekte olup hâsılları 146000 akçadır. 1532’de ise 5111 hane, 3078 bennak, 934 kara,
537 çift, 421 nim çift ve 43 muaftan oluşmaktaydı42. Hâsılları 251800 akçadır.
Rakamlardan da anlaşıldığı gibi hem nüfus yönünden hem de hâsıl bakımından çok
önemli bir artış meydana gelmiştir43.

Karacakoyunlu: Karacakoyunlu Yörükleri de Menteşe Sancağı’nın önemli
cemaatlerindendir. Bunlar 1522’de 19, 1532’de ise 20 tir ve alt cemaat gruplarından
oluşmaktadır. Çine, Söbüce, Mazun, Balat, Peçin, Demirler, Bozöyük, Suğla gibi
kazalarda yaşamaktadırlar. 1522’de 960 hane, 308 kara, 67 mücerred, 21 muaftan
oluşmaktadırlar. Hâsılları 52500 akçadır. 1532’de ise 1471 hane, 721 bennak, 251 kara,
361 çift, 132 nim çift ve 20 muafdan meydana gelmektedirler44. Hâsılları da 59187

akçadır45.

Diğer önemli Yörük grupları Cemaat-i Sazak tabi-i Matran, Cemaat-i
Sekekçi(?), Cemaat-i Elsüz tabi-i Matran, Karye-i Karpuzlu’daki cemaatler,
Balyabolu ve Tir-i Kozviran’dır. Bunlar Menteşe Sancağı’nın hemen hemen bütün
kazalarına dağılmışlardır. 1522 tahririnde kaydedilmiş olmalarına rağmen 1532 tahririnde
görülmemektedirler. Bunun da sebebi 1532’de sadece padişah hassına girenler
kaydedilmiştir. Hâsıl ve nüfus yönünden de yukarda bahsettiğimiz Yörüklerle mukayese
ettiğimizde daha küçüktürler.

1522 tarihinde 100 haneyi geçen Yörükler; Oturak Barza, Mukata’a-i İskender

Bey, Kayı, Kızılca Keçilü, Horzum, Mukata’a-i Yahşi Bey, Kızılca Balkıca, Divane Ali
ve Güne Barza, Karacakoyunlu, Sazak, Elsüz, Karye-i Karpuz’daki cemaatler, Balyabolu,
Tir-i Kozviran, Yaylacuk, Alayundlu, Reaya-yı Müteferrik, Busar, Taşkatı, Günyaka ve
Perakende gibi Yörüklerdir. 1532’de ise Oturak Barza, Mukata’a-i İskender Bey, Kayı,
Kızılca Keçilü, Horzum, Mukata’a-i Yahşi Bey, Kızılca Balkıca, Divane Ali ve Güne
Barza ve Karacakoyunlu gibi Yörüklerdir46.

c- Menteşe Bölgesi Yörüklerinin Sosyal ve Ekonomik Etkinlikleri

Diğer bölgelerdeki Yörükler gibi buradakiler de kendi bölgelerinin Türkleşmesinde
ve İslamlaşmasında büyük katkı sağlamışlardır. Ayrıca Osmanlı Beyliği ile diğer
beyliklerin kuruluşunda, gelişmesinde ve askeri olarak kullanılmasında etkili olmuşlardır.
Yine, beyliklerin en önemli itici gücü ve dinamizmini meydana getirmişlerdir47. Konar-
göçerlerin ekonomisinde hayvancılık önemli bir yere sahiptir. Fakat kendi ihtiyaçlarını
karşılayacak kadar kışlakta kondukları yerlerde küçük çapta tarım yapmışlardır. Menteşe
Yörükleri ile ilgili kayıtlarda
“Toprakları yoktur”, “toprakları vardır”, “hariç toprakta
konarlar”, “hariç toprakta otururlar”, “ektikleri yerin öşrün verip”, “Oturak Barza”,
“Göçer Barza
” gibi ifadelerin olması, ayrıca Yörüklerin ödedikleri vergiler arasında
“resm-i çift, nim çift ve bennak” gibi vergilerin geçmesi, yine hâsıl içerisinde “tahıl,
pamuk”
vb. ürünlerin yer alması bize bunların bazılarının çiftliklere sahip olduklarını ve
hayvancılığın yanında tarımla da iştigal ettiklerini göstermektedir48.

Ayrıca İstanbul gibi büyük merkezlerin ve sefer sırasında ordunun et ile yağ
ihtiyacı, Yörüklerin besledikleri hayvanlardan karşılanmaktaydı49. Yörükler tarım, et
ihtiyacının karşılanması, kerestecilik ve halı ihracının yanında zahire, tuz nakli için deve
yetiştirmişler ve bunları devletin ihtiyaç duyduğu anlarda kullandırmışlardır. Hatta
seferden geri kalan bazı develerin bakımı ve iaşesini de yerine getirmişlerdir. Buradaki

Yörükler arasında “Tir-i Deveciler cemaat-i Göçer Günebarza”, yine Menteşe Sancağı ile
ilgili bir
Mühimme hükmünde Tavas memlehasında hâsıl olan tuzun Tavas’taki bir
cemaatin ahalisi tarafından Muğla ve Tavas kadılıklarına nakli deveciliğin önemi ve
buradaki durumu hakkında bilgi vermektedir50.

Yörüklerin devlete en önemli katkısından biri de hayvan yetiştirmeleri ve hayvanla
ilgili bazı vergileri vermeleridir. Hayvanlardan alınan vergilerle ne kadar hayvan
yetiştirdiklerini ortaya koymak mümkün olmaktadır. Osmanlı İmparatorluğu’nda koyun
ve keçiden alınan vergiye adet-i ağnam denilmektedir. Bu vergi ayrıca koyun ve keçinin
kuzu ve oğlaklarından alınmaz. Ağnam resmi Müslim ve gayri Müslim ayırt edilmeksizin
herkesten bazı yerlerde Mart sonunda veya Nisan başında 2 veya 3 koyuna 1 akça olarak
alınmaktadır51. Menteşe ve Hamid Sancakları’nda da iki koyuna bir akça alındığını
görmekteyiz. Ağıl resmi ise her sürüden üç akçe alınmaktadır52.

1522’de Menteşe Sancağı’nda ise hâsılın tam dökümü yapılmamıştır. Ama
çoğunluğun resm-i ağnam, otlak ve ağıl resminden geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz.
Büyük Yörük grubu ve buna bağlı cemaatlerin hepsi kaydedildikten sonra toplam hâsıl ve
hane sayıları verilmiştir. Hâsılın içerisinde de
“resm-i çift ve bennak ve kara ve resm-i
ağnam ve kivare ve cürm-i cinayet ve bad-ı heva ve gayri”
şeklinde zikredilerek nelerden
meydana geldiği belirtilmiştir. 1522 tarihinde toplam hâsıl 1111981 (defterde ise
1110831) akçadır. 1532’de ise 630356 akçadır53.

Konar-göçer toplulukların ekonomik yaşamında hayvan yetiştiriciliğinin yanı sıra
dokumacılık, dericilik de bunların uğraşlarındandır54. Yine bu bölgedeki Yörüklerden
birisinde
“Cemaat-i Limoncular İnlice’de limon bekler imiş ektikleri yerde öşr ü salariye
verip baki rüsumların sancakbeyine verirler”55
denilmekte, böylece onların
görevlerinden biri daha ortaya çıkmaktadır. Menteşe Yörüklerinin görevlerinden biri de

Balat’ın dalyanında ve denizde balık avlamaktır56. Yörükler içerisindeki muaflar arasında
imam, derviş, şeyh-i zaviye, muhassıl, sipahi ve sipahizade, hatip, müezzin, kayyum,
mütevelli, kadı, kethüda, müderris ve tekye-nişin gibi zümrelerin olması bunların sosyal
ve kültürel durumlarını da yansıtmaktadır. Yani Yörüklerin sadece hayvancılık
yapmadıklarını bazılarının kültürel ve sosyal aktivitelere katıldıklarını göstermektedir57.

Tablo 1. 1522-1532 Tarihlerinde Menteşe Bölgesi Yörüklerindeki Muaf Zümrelerin Dağılımı

Muaf Zümreler

1522 Tarihi

1532 Tarihi

Ama

-

3

Gaib

-

7

Hafız

-

2

Hatip

20

8

İmam

101

5

Kethüda

-

2

Kötürüm

-

4

Ma’lul

-

4

Ma’lum

-

4

Ma’sum

-

14

Mecnun

-

1

Muallim

-

1

Muhassıl

125

71

Müezzin

-

2

Mütevelli

-

2

Na ma’lum

-

12

O. Olmayan

-

25

Pir-i Fani

-

12

Sahib-i berat

1

-

Sipahizade

-

1

Şeyh

-

1

TOPLAM

247

181

Yine buradaki cemaatler arasında “Tir-i Günebarza Göçer nam-ı diğer Kocayalak
eskicidirler, Cemaat-i Sığırlu, Tir-i Geyik, Tir-i Katrancıyan, Cemaat-i Boyacılar, Tir-i
Kelekçi Cemaat-i Kürebarza, Tir-i Kalburcu Cemaat-i Günebarza, Tir-i Kamacı Halid
(?), Tir-i Şerbetçi Mehmed v. İbrahim, Cemaat-i Bostancıyan, Cemaat-i Halaclar der
Dalaman, Cemaat-i Bezirgânlar, Tir-i Eyerciler, Tir-i Temurcu (Demirci) İbrahim”
gibi
ifadelere ve isimlere rastlanması muhtemelen yaptıkları işlerden dolayı “
eskici, sığırlu,
geyik, katrancı, kalburcu, kelekçi, kamacı, şerbetçi, demirci, bostancı, halaclar,
bezirgânlar, eyerciler, boyacılar
” isimlerini almış olduklarını akla getirmektedir.
Menteşe Sancaklarındaki cemaatlerin bir kısmı
Safevi Devletinin kuruluşunda etkili

1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...
olmak gibi önemli siyasi ve sosyal olaylara da katılmışlardır58.

Sonuç

Menteşe bölgesindeki Yörüklerin Osmanlı Devleti’nin ve Anadolu Eyaleti’nin
siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik tarihinde çok önemli yeri vardır. Buradaki insanların
1522’de yarıya yakının yani 81657 kişinin Yörük hayatı yaşaması bunların bölge hayatı
üzerindeki etkilerini göstermektedir. Bu rakam 1532’de 66525 civarındadır. Fakat bu
tarihte sadece Padişah hassına bağlı olan cemaatler yazıldığı içindir. Her iki tahrirde de
kaydedilen Yörükleri karşılaştırdığımızda nüfuslarının ve hâsıllarının artmış olduğunu
görmekteyiz. Dolayısıyla bu tarihte daha fazla nüfusa sahip olacakları kesindir. 1522
tarihinde sayıları defterde toplam olarak 381 verilmiş olmasına rağmen bizim
hesaplamamızda 302 oldukları görülmüştür. Bazı Yörüklerin isimleri birkaç defa
geçmesine rağmen biz onları birleştirerek bir değerlendirme yapmadık. Defterdeki
toplam sayıyı da göz önünde bulundurarak ayrı ayrı hesaplama ve değerlendirmesini
yaptık. 1532’de de 170 Yörük kaydedilmiştir. Bu Yörüklerin birçoğu 100 haneyi
geçmektedir. Buradaki Yörükler ilk önce Menteşe Beyliği’nin sonra Osmanlı Devleti’nin
itici gücü olmuşlar, bölgenin Türkleşmesinde, İslamlaşmasında, iskânında ve sosyal ve
kültürel hayatında mühim rol oynamışlardır. Ayrıca ekonomik olarak devlete önemli
katkı sağlamışlardır. Hayvancılığın yanında bilindiği gibi Batı Anadolu’daki Yörüklerin
tarımda da etkili olduklarını görmekteyiz. Yine bu bölge Oğuz boylarının yerleşmesine ve
önemli Yörük gruplarının varlığına sahne olmuştur.

KAYNAKLAR

BOA, MD (Mühimme Defteri) 60, Gurre-i Zilhicce 993, s. 84/191;

BOA, MD (Mühimme Defteri) 41, 18 Ramazan 987, s. 140/313.

BOA, TD ( Tapu Tahrir Defteri) 176, s. 1-140.

BOA, TD (Tapu Tahrir Defteri) 166, 481-574.

TK. KKA 110, s. 2-48.

166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri (937/1530), T.C. Başbakanlık Devlet
Arş. Genel Müd. Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 27, Ankara 1995, s. 481-574.

438 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri (937/1530), I, T.C. Başbakanlık
Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü Osmanlı Arşivi Daire Başkanlığı Yayın Nu: 13, Ankara 1993.

www.balkıca.somee.com.

Akgündüz, Ahmed, Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri, II, Fey Vakfı, İstanbul

1990.

Aksoy, Erdal, Yörük ve Türkmenlerin Sosyo-Kültürel Yapısı (Kırıkkale Karakeçili Aşireti
Örneği),
(Yayınlanmamış Doktora Tezi), Hacettepe Üniversitesi S.B.E., Ankara 2001.

Altunay, Sema, XVI ve XVII. Yüzyıllarda Rumeli Yörükleri ve Naldöken Yürük Grubu,
(Yayınlanmamış Doktora Tezi), Eskişehir Anadolu Üniversitesi S.B.E., Eskişehir 1999.

Armağan, Latif, “Osmanlı Devleti’nde Konar-Göçerler”, Osmanlı, IV, Ankara 1999, s.
142-150.

Barkan, Ö.L., “Tarihi Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi”, Türkiyat Mecmuası, X,
İstanbul 1953.

Çağatay, Neşet, “Osmanlı İmparatorluğunda Re’ayadan Alınan Vergi ve Resimler”,
DTCFD, V, sayı 5, 1947, s. 483-511.

Çetintürk, Selahaddin, “Osmanlı İmparatorluğu’nda Yürük Sınıfı ve Hukuki Statüleri”,
DTCFD, II, Ankara 1943, s. 107-108.

Demirkent, Işın, Ioannes Kınnamos’un Historia ’sı (1118-1176), TTK, Ankara 2001.
Divitçioğlu, Sencer,
Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu, İstanbul 1996.

Doğru, Halime, XVI. Yüzyılda Eskişehir ve Sultanönü Sancağı, İstanbul 1992.

Emecen, Feridun M., “Osmanlılar ve Türkmen Beylikleri (1350-1450)”, İlk Osmanlılar ve
Batı Anadolu Beylikler Dünyası,
Kitabevi, İstanbul 2005, s. 37-74.

Emecen, Feridun M., “Gazaya Dair -XIV. Yüzyıl Kaynakları Arasında Bir Gezinti”, İlk
Osmanlılar ve Batı Anadolu Beylikler Dünyası
, Kitabevi, İstanbul 2005, s. 75-99.

Emecen, Feridun, “Batı Anadolu’da Yörükler”, Anadolu’da ve Rumeli’de Yörükler ve
Türkmenler Sempozyumu Bildirileri,
Yör-Türk Vakfı, Ankara 2000, s. 113-120.

Emecen, Feridun, XVI. Asırda Manisa Kazası, Ankara 1989.

Eröz, Mehmet, Yörükler, Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı (TDAV), İstanbul 1991.
Gündüz, Tufan, “Oğuzlar/Türkmenler”,
Türkler, II, Yeni Türkiye Yay., Ankara 2002, s.
263-276.

Gündüz, Tufan, Anadolu’da Türkmen Aşiretler-Bozulus Türkmenleri (1540-1640), Bilge
Yayınevi, Ankara 1997.

İnalcık, Halil, Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi, I, Eren Yay.,
İstanbul 2000.

İnalcık, Halil, The Yürüks: Their Origins, Expansion and Economic Role”, The Middle
East and the Balkans under the Ottoman Empire Essays on Economy and Society,
Bloomıngton/USA 1993, s. 103-106.

Karaca, Behset, “XVI. Asırda Batı Toroslarda Güney Batı Anadolu) Yörükler”, Uluslar

arası Denizli ve Çevresi Tarih ve Kültür Sempozyumu Bildiriler I, Ocak 2007 Denizli, s. 111-124.
Karaca, Behset,
XV. Ve XVI. Yüzyıllarda Teke Sancağı, Fakülte Kitabevi, Isparta 2002.

Koç, Yunus, “Osmanlı İmparatorluğu’nun Nüfus Yapısı (1300-1900", Osmanlı, IV, Yeni
Türkiye Yayınları, Ankara 1999, s. 535-550.

Kommena, Anna, (Çev. Bilge Umar, Alexıad Anadolu ’da ve Balkan Yarımadası ’nda
İmparator Alexias Kommenos Dönemi’nin Tarihi Malazgirt’in Sonrası,
İnkılâp, İstanbul 1996.

Kütükoğlu, Mübahat S., XVI. Asırda Tavas Kazasının Sosyal ve İktisadi Yapısı, Tavas Köy
ve Belediyelere Hizmet Götürme Birliği yayını nu: 1, İstanbul 2002.

Miroğlu, İsmet, Kemah Sancağı ve Erzincan Kazası (1520-1566), Ankara 1990.

Olgun, İbrahim - Drahşan, Cemşit, Farsça-Türkçe Sözlük, Ankara 2005.

Sakin, Orhan, Anadolu’da Türkmenler ve Yörükler, Toplumsal Dönüşüm Yayınları,
İstanbul 2006.

Saraçoğlu, Hüseyin, Akdeniz Bölgesi, M.E.B., İstanbul 1989.

Sümer, Faruk, Safevi Devleti ’nin Kuruluşu ve Gelişmesinde Anadolu Türklerinin Rolü,
TTK, Ankara 1992.

Sümer, Faruk, Oğuzlar (Türkmenler) Tarihleri-Boy teşkilatı-Destanları, TDAV, İstanbul

1992.

Şahin, İlhan, “Göçebeler", Osmanlı, IV, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 1999, s. 132-141
Türk Dil Kurumu,
Derleme Sözlüğü, II, Ankara 1993.

Türk Kültüründe Karakeçililer Uluslar arası Bilgi Şöleni Bildirileri, Atatürk Kültür
Merkezi Başkanlığı Yayınları, Ankara 1999.

Türkay, Cevdet, Başbakanlık Arşivi Belgelerine Göre Osmanlı İmparatorluğu’nda Oymak,
Aşiret ve Cemaatler,
İşaret, İstanbul 2005.

Uykucu, Ekrem, İlçeleriyle Birlikte Muğla Tarihi (Coğrafya ve Sosyal Yapı), İstanbul 1983.
Uzunçarşılı, Hakkı,
Anadolu Beylikeri ve Akkoyunlu, Karakoyunlu Devletleri, TTK, Ankara

1984.

Ünal, M. Ali, XVI. Yüzyılda Harput Sancağı (1518-1566), Ankara 1989.

Ünal, M. Ali, Osmanlı Müesseseleri Tarihi, Isparta 2002.

Wittek, Paul, Menteşe Beyliği, (Çev. O. Ş.Gökay), TTK, Ankara 1986.

Yücel, Talip, Türkiye Coğrafyası, Türk Kültürünü Araştırma Enstitüsü Yayınları 68,
Ankara 1987.

1522 Tarihi

1532 Tarihi

Yörük Adları

e

as

«

S-.

0$

Mücerred

«M

&

3

S

tn

<a

ta

a

E

«

ta

Bennak

06

V*

«

W

3S

'C

E

Z

«S

3

S

<W

«a

X

C. Oturak Barza

1174

(1171)

248

(251)

169

20

55000

1494

861

(855)

232

(233)

295

(298)

109

(108)

18

60151

C. Mukata'a-i İskender Bey

367

157

29

10

33500

664

387

(382)

145

91

46

14

36616

C. Kayı

599

250

53

11

30000

942

488

(486)

212

(205)

141

110

28

31090

C. Kızılca Keçilü

358

157

18

8

28500

626

390

121

82

33

5

30538

C. Horzum

914

(918)

456

(400)

38

12

(13)

90000

1709

1073

(1062)

301

(310)

209

(203)

i 28
(134)

31

100366

Mukata'a-i Yahşi Bey, T. Kara Ahmed, T.
Mustafa

197

148

20

4

27500

346

194

75

53

24

7

28217

C. Kızılca Balkıca

349

245

11

12

30000

761

448

151

76

86

15

32391

C. Divane Ali ve Güne Barza

2933

1095

199

50

146000

5111

3078

(3181)

934

(958)

537

(557)

421

(415)

43

251800

C. Karacakoyunlu

960

308

67

(63)

21

(22)

52500

1471

721

251

(256)

361

132

(133)

20

59187

C. Tuzlacıyan, Peçinovası, Çobansalar,
Yürükcüler, Arablar

620

124

35

3

52785

C. Sazak tabi-i M'atran

164

26

17

Elsüz'de

C. Sekekçi (?)

62

7

3

Elsüz'de

C. Elsüz tabi-i Matran

830

166

(169)

87

5

56560

Karye-i Karpuz'daki Cemaatler

155

64

3

7

43657

T. Turan Hacı an reaya-yı Büyük Ayaklu

85

49

1

1

37940

Reaya-yı Balyabolu

252

75

24

5

3913

C. Pirmatran, Maslahatlar, Bahkcıyan,
Arabyan, Balyabol, Perakende vs.

250

50

21

1

20225

C. Sığırlu, Pirle, Uzundepe, Kavakludere

891

206

45

4

71531

(70381)

T. Giinebakası

48

10

2

T. Geyik

45

900

C. Müeteferrika, Sığırlu, T. Hüseyin

124

38

15

6470

Karyc-i Günyaka'daki bazı cemaatler

593

186

(235)

31

13

47391

C. Iranlar, Alayundlu, Alaylıı, Balyabolu,
M. Köseyin, Yaylacık, Koçbasan vs.

724

283

33

11

64415

C. Bozdağ

98

48

1

10255

Tir-i Kozviran

506

(580)

240

41

6

42511

C. Taşkatı, Perakende, Çandır, Günyaka,
Eymir, Yüreğir vs.

881

384

68

8

63165

C. Kökec Ovacık, Çaylu, Kepek, Dirmil,
Döğrek ve Koyuncu, Kubad vs.

619

220

(224)

31

9

58079

Limoncular, Halaclar, Bezirganlar,
Boyacılar

917

351

48

20

40182

1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


423


F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


424


T. Üveys ve Selver an C. Yaylacık


<

Ph

O

H


m

o

m


146

72

9

4

V.

m

00

o

O

r-H

.■“s

0\

'sO

m

ı—l

Tf

<N

i—1

/*s

'W'

0\

o

00

***

00

K-H

r*

C\

s*—

vo

Vw'1

fS

o

m

00

1—1

t-

w*

Tf

(S

Tf

İD

TT

Tf

00

1—'

1-M

tH

On

OO

o


Burada cemaatlerin hepsinin ismi zikredilmemiş fakat toplam nüfus ve hâsıl verilmiştir, İsimlerin hepsi ise Tablo 3rde verilmiştir.

Parantez içindeki rakamlar defterdeki toplamı vermektedir. Parantez dışındaki rakamlar ise bizim bulduğumuz gerçek toplamları vermektedir.
1522'de toplam 302 Yörük vardır. 1532’de ise toplam 170 Yörük vardır.

C: Cemaat, T: Tir, M: Mukata 'a.

1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


425


CEMAAT-İ OTURAK BARZA

1522 Tarihi

1532 Tarihi

Yörük Adları

«s

N

es

;2

&

fi

a

Nefer

Kara

Mücerred

Muaf

Hâsıl

Hane

Bennak

Kara

£

Nim Çift

S+«-

«

3

S

Hâsıl

T. (Tir) Adagerişi

Mazun

45

11

4

1

44

9

12

3

T. Ağaçlu Köy

Mazun

48

1

7

1

47

10

2

4

T. Akçaova

Mazun

15

5

12

4

8

1

T. Er-yılan Sokduğu

Mazun

56

13

3

1

51

12

18

3

3

T. Balcıderesi

Mazun

22

6

3

1

16

6

10

5

3

T. Bali Barzası an C. Oturakbarza

Balat

26

14

1

1

25

6

4

2

T. Başlamışlu

Mazun

42

8

3

16

4

10

4

2

T. Begsüz an C. Perakende

Söbüce

19

3

14

7

6

2

T. Çakmar

Söbüce

46

13

52

7

15

6

T. Tokur Cinli (?)

Çine

40

4

10

T. Eşen

Çine

103

9

33

1

72

21

50

5

T. Hacı Rahman n.d. Dudağacı

Çine

52

13

4

37

7

21

15

T. Hızır v, Ahmed

Mazun

52

14

2

2

30

13

15

7

T. Hisar

Mazun

10

3

4

1

18

5

T. İbrahimce

Söbüce

12

10

1

1

11

1

10

5

T. İncin

Çine

60

6

16

T. İsa v. Selimşah

Peçin

40

7

14

42

15

4

T. K. Korkud

Çine

19

5

10

4

T. Karacaviran an C. Çakmar

Söbüce

8

1

2

5

4

6

2

T. Karakilise

Mazun

54

9

2

38

15

18

7

T. Kızılca Yörükler

Mazun

37

7

41

1

1

T. Kızılca Yörüklü

Mazun

37

8

1

27

2

3

T. Kozan

Çine

63

7

27

64

13

15

2

T. Kuzbuz

Çine

36

7

7

T. Köpekler

Mazun

12

2

5

2

2

5

T. Mersinbeğli

Mazun

15

5

25

11

6

3

T. Mustafa v. Oruç Gazi

Milas

13

10

2

2

17

2

2

2

1

T. Sapa Alan

Mazun

61

12

4

2

35

13

16

7

1

T. Saru Ahmed v, İsmail

Söbüce

42

11

9

38

17

14

2

1

T. Şeydi Ahmed v. Güvendik n.d.Surköy

Mazun

40

10

5

1

31

4

6

13

1

T. Şahma (?)

Çine

34

4

7

1

T. Temur (Demir) Çayırı

Mazun

5

5

10

7

3

1

T. Viran

Mazun

29

10

1

i

19

9

8

4

1

C. MUKATAA-İ İSKENDER BEY

1522 Tarihi

1532 Tarihi

Mukata'a-i İskender Bey

35

7

2

57

15

6

8

Mukata'a-i İskender Bey ve Konaklar

Peçin

24

11

11

4

Mukaîa'a-i İskenderbey n.d. Menteşeli

28

11

9

7

3

Perakende-i M. İskender Bey n.d. Haşan v.
Yakub

Peçin

38

22

8

4

3

T. Ak Hoca

İS

11

4

19

4

8

6

T. Bııcak an Burgan-ı İskender Bey

Peçin

28

12

1

30

6

4

1

2

T. Dirmillü an Burgan-ı İskender Bey

Muğla

80

32

5

1

16

2

28

6

1

T. Haspaşa

Meğri

11

8

1

1

12

2

3

5

T. Eyerciler

Peçin

56

37

93

50

3

T. Nasuh an Burgan

Çine

37

12

12

42

14

1

3

T. Zekeryalu

Peçin

38

2

4

1

28

8

13

2

2

T. Zekeryalu

Peçin

26

23

1

3

T. Zekeryalu-i diğer (Haric-ez defter)

Peçin

38

13

3

CEMAAT-İ KAYI

1522 Tarihi

1532 Tarihi

C. Kayı

Peçin

17

4 1

7

5

14

1

T. I3ali v. İbrahim n.d. Has Bey

Çine

33

14

54

12

4

2

T. Durmuş v. Halil

Peçin

32

12

19

15

9

5

2

T. Halit (?)

Peçin

25

5

5

17

4

5

1

3

T. Hamza v. Bayezid

Çine

47

15

9

1

36

13

6

5

T. Hızır v. Ay doğdu

Peçin

54

33

1

50

16

15

2

4

T. İsa Bali v. İvaz

Balat

52

13

14

3

61

20

9

10

1

T. Mehmed (Perakende)

Bozöyük

47

9

2

42

6

2

9

2

T. Menteşe v. Tur Ali

Milas

88

50

9

66

21

19

5

1

T. Mustafa v. Haşan Fakih

Peçin

26

6

1

1

15

10

5

3

2

T. Nasuh v. Musa v. Mustafa

Peçin

88

63

1

5

52

37

39

47

4

T. Resuİ v. Davud

Peçin

61

20

1

36

31

9

18

3

T. Temurcu (Demirci) İbrahim

Peçin

29

6

10

33

22

9

1

3

CEMAAT-İ KIZILCA KEÇİLÜ

1522 Tarihi

1532 Tarihi

C Kızılca Keçilü

Peçin

12

7

18

1

C, Kızılca Keçilü (Muğla’da mütemekkindir)

Peçin

126

73

15

4

143

57

31

7

4

C, Kızılca Keçilü (Balat’ta mütemekkindir)

Peçin

5

3

6

4

I

1

C. Kızılca Keçilü

Peçin

23

4

26

1

2

3

T. Ahmed Fakih

Bozöyük

36

12

36

15

2

T. Halil v. Mebmed an C. Küre

Tavas

33

8

20

4

13

5

T. Hamza v. Ali

Muğla

105

41

3

4

108

29

25

13

T.Nasuh v. Musa v. Mustafa (Ayalulı’da
mütemekkin)

Bozöyük

18

9

33

11

8

4

CEMAAT-İ HORZUM

1522 Tarihi

1532 Tarihi

C. Barza

Peçin

1

2

3

1

2

C. J lorzum Pir Kara Ali (Ayasluğ'da
mütemekkin)

Muğla

4

I

5

T. Bütünle (?)

Peçin

14

10

5

1

T. Bayındır

Muğla

5

1

3

4

2

3

T. Bayram Hacı

Muğla

56

23

1

1

63

12

7

10

4

T. Beki Saru

Peçin

20

60

29

4

7

6

T. Beki v. Hıdır

Muğla

125

46

3

1

130

28

25

10

2

T. Çobansalar

Peçin

26

18

6

79

33

24

2

4

T. Duman C.Horzum (İzmir'de mütemekkin)

Meğri

32

5

14

6

T. Gençlü (İzmir ve Çeşme'de mütemekkin)

Peçin

10

8

2

11

1

8

1

T. Gögeç Ovacık t. Horzum

Peçin

21

2

2

3

T. Hızır Fakih

Peçin

30

13

38

13

6

4

T. İbrahim

Muğla

48

27

3

2

T. İbrahim

Peçin

38

8

2

60

21

4

2

T. İğdir Jsa

Peçin

34

24

57

28

1

8

5

T. Kara Arab

Peçin

41

2

46

3

8

4

1

T. Katrancıyan

Peçin

19

9

1

5

5

1

3

T. Kızıl Derzi

Peçin

40

11

49

10

5

2

T. Kulağuzlar

Muğla

13

8

1

18

5

1

4

1

T. Mahmud v. Hamza

Köğnez

14

15

2

1

18

10

12

2

2

T. Mahmud v. Hızır

Muğla

28

4

3

12

9

9

11

T. Mehmed v. Halil n.d. Veys v. Haşan

Peçin

134

77

1

4

183

57

11

12

3

T. Mustafa an C. Sorgun(Muğla'da sakinler)

Bozöyük

31

11

31

8

13

1

T. Rahman (Kaza-i Balat hariç ez-defter)

Muğla

68

39

3

58

12

6

19

T. Resul v. Salih an C. Göçer Sorgum (hariç
ez-defter)

Peçin

61

28

6

44

9

16

13

1

T. Velcd Karalu (Peçinde sakindirler hariç
ez-defter.)

Peçin

14

1

15

1

1

T. Yoicu (hariç ez-defter)

Meğri

59

24

3

51

10

12

7

2

C. Mukata'a-i Yahşi Bey

Muğla

63

35

17

3

55

18

44

18

5

C. Mukata'a-i Yahşi Bey

Muğla

9

1

3

7

2

1

C. Mukata'a-i Yahşi Bey

Muğla

22

17

33

4

5

1

C. Mukata'a-i Yahşi Bey

Peçin

8

3

15

8

T. Kara Ahıned (Ayasluğ'da mütemekkin)

13

4

T. Mustafa an C. İrci (haric-ez defter)

Peçin

95

92

1

71

45

2

2

CEMAAT-t KIZILCA BALKICA

1522 Tarihi

1532 Tarihi

C. Balkıca

Meğri

59

23

2

3

66

12

11

12

1

C. Kızılca Balkıca

Meğri

43

11

1

41

4

1 !

11

1

C. Perakende-i Balkıca

Meğri

2

7

12

8

11

1

T. Ağaçtaş

Meğri

101

83

8

5

146

72

16

18

7

T. Karaböğürtlen (Peçin’de sakinlerdir)

Meğri

144

121

1

3

183

55

27

44

6

C. DİVANE ALİ VE GÜNE BARZA

1522 Tarihi

1532 Tarihi

T. Divane Ali an C. Göçer

Peçin

110

21

1

55

10

i

1

T. Tulanlar

Peçin

81

12

18

5

0

T. Yunus v. Durmuş

Peçin

87

7

10

2

77

20

10

25

T. Selimşah

Peçin

80

23

20

4

86

21

13

31

1

T, Selman v. İlyas

Peçin

64

10

10

2

58

11

14

10

T, Germiyan Barzası

Peçin

124

56

1

I

108

68

2

2

T. Mürsel n.d. Kara Keçilü

Peçin

161

66

19

4

178

69

25

19

7

T. Kelekçi C. Kürebarza

Peçin

48

15

2

1

47

24

12

10

1

T. Belegir

Peçin

44

19

1

1

37

17

12

4

T.Günebarza Göçer n.d. Kocayaiak
(eskicidirler)

Peçin

27

11

9

28

11

4

6

T. Mürsel Fakih an Günebarza

Peçin

61

42

2

2

65

13

9

5

T. Şeydiler an C. Günebarza

Peçin

33

23

1

2

23

17

7

4

T. Günebarza an C. Günebarza

Peçin

70

32

2

49

21

34

6

T. Havacinni

Peçin

19

6

4

1

10

6

5

2

T. Bebelek C. Günebarza

Peçin

116

64

6

155

21

2

10

T. Yuvağlı C. Günebarza

Peçin

30

17

2

45

18

1

1

T. Koyunevi C. Günebarza

Peçin

53

59

1

103

14

1

1

2

T. Münasir C. Günebarza

Peçin

127

65

10

1

118

56

28

34

3

T. Kalburcu C. Günebarza

Peçin

21

13

2

16

14

4

8

3

T. Küçük Keçilü C. Günebarza

Peçin

79

40

3

90

24

11

2

2

T. Karaca C. Günebarza

Peçin

95

63

9

4

96

8

6

13

T. Sofular C. Günebarza

Peçin

109

63

7

3

145

28

14

2

6

T. Kabaca an C. Günebarza

Peçin

63

23

96

46

7

3

T. Çekemşek (?) C. Oturakbarza

Bozöyük

103

17

3

3

84

24

25

3

1

T. Veli an Günebarza n.d. Bozalanbarzası

Peçin

24

6

18

5

11

2

T. Oturak Günebarza

Peçin

47

14

44

16

30

9

1

T. Kemer an Oturak Günebarza

Peçin

107

30

7

3

96

25

14

13

2

T. Osman an C. Güne

Peçin

42

33

58

18

T. Kulaklar

Peçin

19

6

1

27

19

1

T. Gökçedepe

Bozöyük

14

3

12

2

4

3

T. Halnuzbarza

Bozöyük

25

6

3

18

23

5

8

1

T. Ahmed C. Günebarza

Muğla

7

2

S

1

1

T. Musa Fakih

Muğla

24

9

3

21

9

7

2

2

T. Nikefor n.d. Keçilü ev an C. Oturakbarza

Tavas

61

22

41

10

15

10

T. Eşekli an C. Oturakgünebarza

Tavas

68

27

1

1

47

24

31

24

1

T. Bağçe an C.Oturakgüne

Tavas

21

5

10

1

10

4

T. Yayla Ovacığı C. Oturakgüne

Tavas

56

10

1

36

15

30

13

1

T. Sevindik an C. Oturakgüne

Peçin

47

24

5

1

55

3

13

2

1

T. Şeyhler

Peçin

19

1

1

15

7

8

4

T. Koçara an C. Günebarza

Peçin

29

12

21

4

5

5

T. Yorga C. Günebarza

Peçin

69

19

2

38

4

29

33

2

T. Göçer Araplar an C. Günebarza

Peçin

30

16

48

28

1

1

T. Halil Fakih (Ayasluğ'da mütemekkin)

Peçin

105

36

1

192

29

3

3

1

T. Güne C. Günebarza (Balat'da

Peçin

19

3

1

16

7

1

2

mütemekkin)

T. Temıır bulundu an C. Oturakbarza

Bozöyük

80

12

106

14

12

8

T. Günebarza

Peçin

10

5

4

2

5

3

T. Halil Otuıak-ı Günebarza

Tavas

27

7

I

26

10

9

4

T. Kamaköy C. Günebarza

Tavas

23

6

8

3

9

12

T. Ovacık Oturak-ı Günebarza

Çine

139

6

35

121

42

25

19

3

T. Ser-gerdan

Çine

16

8

3

15

1

1

L

T. Temaşahk (?) an C. Günebarza

Peçin

0

99

26

3

21

T. Deveciler C. Göçer Günebarza

Peçin

0

86

16

5

11

T. Dirvalandi taifc-i Günebarza (Muğla'da
mütemekkin)

Peçin

0

23

9

3

3

CEMAAT-İ KARACAKOYUNLU

1522 Tarihi

1532 Tarihi

T. Hızır v. Hamza n.d. Rum beyi

Çine

111

57

14

3

114

20

19

17

3

T. Durmuş v. İlyas

Çine

54

15

6

49

4

8

1

T. Timur v. Mustafa

Çine

33

3

5

29

7

18

4

T. Mustafa v. Yakub

Çine

43

21

3

3

25

13

11

5

i

T. Pir Ali

Çine

50

6

1

21

6

21

5

T. Nefsi Kızıldepe

Çine

111

13

1

3

82

16

37

18

T. Hamza Ali

Çine

69

20

9

1

55

26

14

14

2

T. Şeydi v. Beki n.d. Ömürcülü

Söbüce

183

72

9

3

131

52

75

24

4

T. Karacakoyunlu

Mazun

6

1

1

5

2

1

T. Yusuf v. Ahmcd n.d. Musa v. Yayla

Mazun

18

3

10

7

8

2

T. Timur an Karacakoyunlu

Balat

43

10

7

2

25

21

30

3

T. Kösin n.d. Hatiplü

Peçin

22

9

1

19

21

12

10

C, Karacakoyunlu

Demirler

22

15

1

12

19

1

C. Karacakoyunlu

Peçin

22

4

3

6

8

16

6

1

T. Ereğlü an Karacakoyunlu

Peçin

41

22

5

18

22

27

8

1

T. Karaca Hacı an Karacakoyunlu

Peçin

43

15

2

30

9

16

7

3

T. Mustafa v. Hüseyinan Karacakoyunlu

Bozöyük

38

9

1

2

45

7

6

4

T. Kızıldepe benam-ı Karacakoyunlu

Çine

31

7

1

28

9

9

T. Perakende-ı Karacakoyunlu (Çobanlar)

Çine

20

6

1

13

3

6

4

1

C. Karacakoyunlu (hariç ez-defter)

Suğla

4

7

2

C. Tuzlacıyan (K. Varol ile beraber)

K. Varol

17

4

19200

C. Tuzctyan*

K. Varol

42

2

C. Gurteban (?)**

Meğri

36

6

C. Reaya-i Peçinovası

Peçin

38

21

21433

C. Çobansalar

Çine

74

15

5

3

C. Yürükciler***

Varol

143

2

2000

C. Arabi ar ve Gürenler

25

13

1

1400

C. Müteferrika-i Kübyan (?)

209

58

S

1800

C. Urnakcıyan Mcrudarı (?)

26

17

7

5952

CEMAAT-İ SAZAK T. MATRAN

T. İnesi v. İnebey

Çine

97

23

5

T. Musa v, Ahad

Çine

50

1

12

T. Mustafa v. Güvendik

Çine

17

2

CEMAAT-İ SEKEKÇİ (?)

T. Mustafa v. Mehmed

Çine

17

2

T. Kamacı Halid (?)

Çine

26

1

T. Mehmed v. Hassabeyi (?)

Çine

19

6

1

0

CEMAAT-İ ELSÜZ T. MATRAN

T. Yusuf v. Timurtaş

Çine

45

1

12

T. Sevindik v. Kovan

Çine

80

15

3

T. Ömer v. Hamza

Çine

60

5

1

2

T. Ali v. Mustafa

Çine

44

14

T. Haşan v. l-Iacı

Çine

74

9

8

T. Hacı v. Erdoğmuş

Çine

44

21

T. Emirhan v. Mehmed

Çine

37

12

T. Mustafa v. Musa

Çine

34

1

13

T. Rahman v. Beğtimur

Çine

70

7

T. Musa v. Yayla Beği

Çine

79

17

2

T. Hamza v. Nebi

Çine

36

7

T. Yusuf v. Kara

Çine

51

28

3

T. Kasab Tur Ali v. Musa

Çine

59

19

T. Yusuf Sinan

Çine

42

3

10

T.Ahıned v. Beki

Çine

23

2

9

T. Rahman v. Yusuf

Çine

36

22

10

T. Şerbetçi Mehmedv. İbrahim

Çine

16

2

KARYE-İ KARPUZLU’DA Kİ CEMAT.

T. I-Iacı Ali Han

Çine

50

15

2

2

T. Ahi Evren

Çine

45

15

1

1

T. Ahmcd v. Aydın

Çine

60

34

4

T. Turan Hacı an K. reaya-yı Büyükayaklu

Çine

85

49

1

1

37940

REAYA-Yf BALYABOLU

T. Ali v. Halil

Çine

32

26

T. Rum Begı

Çine

63

20

1

2

T. Benam-ı İncin

Çine

70

15

2

T. Davud v. İbrahim

Çine

62

13

21

2

T. Mustafa v. Ali

Çine

25

1

1

C. Pirtnatran (K. Gölhisar ve Başıkaraca ile)

Çine

11

8

2

2791

C. Girenizkat (?)

Çine

67

11

C. Maslahatlar (?)

Balat

34

10

1500

C. Balıkcıyan-ı Balat der nefs-i Balat ****

Balat

54

13

15000

C. Arabyan

Balat

1

294

C. Perakende

Balat

40

4

C. Balyabol

Milas

43

17

6

1

640

C. Sığırlu

Bozöyük

39

11

3

1150

T. Pirle

Bozöyük

274

87

3

1

T. Uzun Depe

Bozöyük

281

42

1

1

C. Kavakludere

Bozöyük

297

66

38

2

T. Günebakası

Bozöyük

48

10

2

T. Geyik

Bozöyük

45

900

T. Hüseyin an c. Mezkure (Müteferrika)

Muğla

37

C. Müteferrika der-Yergöğü (Müteferrika)

Muğla

41

13

7

2460

C. Hanha-i mukataat ki Mermereç (?)
(Müteferrika)

Muğla

7

14

5

2710

C. Sığıriu (Müteferrika)

Muğla

39

11

3

1150

C. İranlar

Muğla

21

8

3

656

C. Alayundlıı

Muğla

134

71

12

4

10762

C. Müteferrika-i Balyabolu

Muğla

0

36

C. Alaylu

Mazun

22

11

T. Ali v. Mehmed Tatar an C. Alaylu

Mazun

38

13

1

C.Perakende-i Bozöyük (Alaylu, T. Ali v.
Mehmed)

Mazun

10

5

16000

C. Alaylu

Mazun

28

12

1

1

3297

C. Balyabolu

Mazun

30

14

2

1

520

C. Perakende (K. Depelü ile beraber)

Mazun

6

3

1552

C. Mukata'a-i Köseyin (?)

Mazun

6

2

C. Mukata'a-i Köseyin (?)

Mazun

34

7

2

C. Mukata'a-i Köseyin, Gurtaban ve
Köseyin-i diğer

Mazun

26

9

3

6789

T. llyas v. Mehmed

Mazun

67

20

11

1

973

C. Yaylacsk

Tavas

136

69

1

1

11550

C. Mukata'a-i Tavas

Tavas

100

21

3951

C. Kocbasan

Tavas

21

8

1179

T. Eveş (?)

Köyceğiz

45

10

7150

T. Kayalar yürüklerdir (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

67

26

2

T. Taşçı (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

29

6

1

4

T. Arslanlu (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

55

24

11

3

T. Karairi (?) (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

33

15

2

3

T. Buberkes (?) (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

105

28

7

T. Gündoğmuş (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

76

25

3

T. Minal (?) (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

14

6

T. Bayramgazi (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

11

0

T. Günlü (K. Günyaka'da)

Köyccğiz

59

8

1

T. Eğerler (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

19

5

T. Abbas (K. Günyaka'da)

Köyccğiz

37

15

1

T. Kavaeık (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

37

12

5

T. Viranlar (K. Günyaka'da)

Köyceğiz

51

16

1

C. Bozdag

Köyceğiz

98

48

1

10255

TİR-İ KOZVİRAN

C. Genserye Sales (?)

Köyceğiz

58

25

4

1

C. Gölcük

Köyceğiz

58

32

3

C. Eğrck

Köyceğiz

73

29

2

C. Hamid

Köyceğiz

61

31

6

2

C. Emir Ali (Toprakları yoktur)

Köyceğiz

27

31

2

1

T. Evren

Köyceğiz

47

17

6

C. Taradık (Toprakları vardır)

Köyceğiz

21

7

1

C. Suluan (?) (Toprakları yoktur)

Köyceğiz

6

4

C. Bostancıyan

Köyceğiz

59

28

C. Ah adlar

Köyceğiz

6

C. Bediye (?)

Köyceğiz

15

2

4

C. Kargabatıtan (?) (Hariç toprakta göç
konarlar)

Köyceğiz

8

2

1

C. Adaköy an reaya-yı Kozyaka

Köyceğiz

15

4

C. Umaca an reaya-yı Kozyaka

Köyceğiz

17

7

4

C. Başmakçı (Hariç toprakta otururlar)

Köyceğiz

15

8

4

2

C. Haleni ih (?)

Köyceğiz

12

9

3

C. Pişelem an Kozviran

Köyccğiz

8

4

1

T. Taşkals

Köyceğiz

259

90

5

3

25649

C. Perakende

Köyceğiz

118

57

10

1

6360

C. Perakende

Köyceğiz

0

T. Busar (Mazundağmda) ve C. Perakende

Köyceğiz

356

170

41

2

20172

T. Yüreğir ve Kozviran

Köyceğiz

80

48

8

1

7990

C. Çandır

Köyceğiz

61

17

4

1

2764

T. Giinyaka

Köyceğiz

2

1

C. Eymir

Köyceğiz

2

1

T. Çotaklu

Köyceğiz

3

230

T. Kökeç Ovacık

Pımaz

112

35

1

T. Uyruağaç (?)

Pırnaz

70

29

1

1

T. Çaylu

Pımaz

65

14

T. Kepek

Pırnaz

103

35

4

2

T. Dirmil

Pımaz

12

6

T. Döğrek ve Koyuncu

Pımaz

124

45

3

1

T. Evregir (?)

Pımaz

53

23

9

1

T. Kubad

Pımaz

80

33

14

3

C. Perakende-i Macadağ

Pımaz

59

19

4

3

1200

C. Limoncular*****

Pımaz

13

2

2

350

C.Halaclar der Dalaman

Meğri

17

8

4

600

C. Perakende-i Halaclar

Meğri

16

9

450

C. Rcaya-yı Müteferrika

Meğri

633

258

29

12

30942

C. Müteferrika der Dalaman

Meğri

8

4

250

C. Perakende-i Kemal

Meğri

15

7

1

1

529

T. Günyaka an C. Perakende

Meğri

55

13

3

2

3137

C. Bezirgânlar

Meğri

9

I

3

210

C. Boyacılar

Meğri

35

9

1

1234

C. Girdab

Meğri

37

10

2

1

893

C. Beîsah (?)

Meğri

9

7

174

C. Reaya-yı Müteferrika

Meğri

11

4

213

T. Üveys ve Selver t. Cemaat-i Yaylacık

Peçin

146

72

9

4

GERÇEK TOPLAM

15861

'o

'o

N.

“-i

■'--t

f-v

M-

1111981

05

Vo

İN.

2422

°0

'*'1

I

DEFTERDEKİ TOPLAM

15910

'o

■•O

•—-1

'--M

On

1110831

13124

Os

-i

K.

İN,

>•

<N

'o

00

--i

Ov

oo

OO

630356

1522’de toplam 302 Yörük vardır. 1532'de ise toplam 170 Yörük vardır.

Parantez içindeki rakamlar defterdeki toplamı vermektedir. Parantez dışındaki rakamlar ise bizim bulduğumuz gerçek toplamları vermektedir.

Notlar:

* C. Tuzcıyan ve Varol yanlarından birer tuzla eşerler ve tuzlayı beklerler bu hizmet mukabelesinde kadimden avarızdan muaf olalar deyu defter-i
atikdc mukayyeddir
(TD 166, s. 488).

** C. Gurteban ki ekdikleri yerde öşirlerin vcrüb cürmlerin ve arusiyelerin sancakbeyine verirler. Varol tuzlasından otuz tuzla eşerler. Ve avarızdan
emin ola gelmişlerdir deyu defter-i atikde mesturdur. Haliya evladı ve insanı mütazayid olmağın min-bad otuz beş tuzla eşmek üzere mukarrer olundu
(TD
166,
s. 488).

*** Yöriikcüler cemaat-i mezkure Varol tuzlasının ocakların ettikleri sebepten has olmuşlardır deyu defter-i atikde mesturdur. Şimdiden cemaat-i
mezkure seksen bir tuzla işleyub avarızdan ve rüsumdan emin olagelmişler. Haneleri mütazayid olamağm min-bad yılda yüz onbir tuzla eşilmek üzere
mukarrer olundu
(TD 166, s. 489). Mukataa-i memleha-i Varol elan dört yüz on beş ocak tuzla işlenüb yüz seksen sekiz ocağın zikr olan tuzcular işlcyüb ve
on yedi tuzlasın dahi karye-i Varol reayasından on yedi nefer kimesne ki tafsili karyesi içinde yazılmıştır onlar işleyüb maadası akça ile işlenüb hâsıl olan tuz
on bir divanda sarf olunur. Fi sene 533333
(TD 166, s. 489).

**** q Balıkcıyan-ı Balat der-nefs-i Balat Balık-ı evladlar sabıkan hassa-i Hüdavendigarmış Balatın dalyanına tabidir kanunları şulck-ı sahib-i
dalyandır avhyanlar öşrin aiurlar ve Çöker-i mecun-ı pişde (?) berin ahırlar ve denizde olunanlar nısf alurlar babakına kalırsa beğlik için zabt olunurmuş
sonra defter-i atikden tımar verilmiş haliya dahi tımar olmak üzere yazıldı
(TD 166, s. 509).

***** q Limoncular İnlice’de limon bekler imiş ektikleri yerde öşr ü salariye verip baki rüsumların sancakbeyine verirler (TD 166, s. 557).

F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


426


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


427


F. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


428


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


429


F. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


430


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


431


F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


432


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


433


F. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


434


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


435


F.Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


436


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


437


F. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


438


1522-1532 Tarihlerinde Menteşe...


439


F. Ü.Sosyal Bilimler Dergisi 2008 18 (2)


440


1

   Anadolu Eyaletindeki sancaklar ve Menteşe Sancağı’nın sınırları ile ilgili olarak şu defterlerdeki
haritalara bkz.
166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri (937/1530), Ankara 1995; 438
Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri (937/1530),
I, Ankara 1993.

2

   Ekrem Uykucu, İlçeleriyle Birlikte Muğla Tarihi (Coğrafya ve Sosyal Yapı), İstanbul 1983, s. 15¬
18; Bu bölgenin coğrafi özellikleri hakkında daha geniş bilgi için bkz. Paul Wıttek,
Menteşe Beyliği,
(Çev. O. Ş. Gökay), Ankara 1986; Talip Yücel, Türkiye Coğrafyası, Ankara 1987, s. 85-94; Hüseyin
Saraçoğlu,
Akdeniz Bölgesi, İstanbul 1989.

3

   Paul Wittek, Aynı eser, s. 13; Bizans’ın Türklerle mücadelesi ve bazı Türk gruplarından istifade
etmesi konusunda daha fazla bilgi için bkz. Işın Demirkent,
Ioannes Kınnamos’un Historia’sı (1118¬
1176),
Ankara 2001; Anna Kommena, Alexıad Anadolu’da ve Balkan Yarımadası ’nda İmparator Alexias
Kommenos Dönemi’nin TarihiMalazgirt’in Sonrası,
(Çev. Bilge Umar), İstanbul 1996.

4

   Paul Wittek, , Aynı eser, s. 15-17.

5

   İ. Hakkı Uzunçarşılı, Anadolu Beylikeri ve Akkoyunlu, Karakoyunlu Devletleri, Ankara 1984, s.
70-82; Menteşe isminin menşei konusu tam anlamıyla çözülemese de genelde beyliği kuran beyin
isminden geldiği kabul görmektedir (Bkz. Paul Wittek,
Aynı eser, s. 27-29, 51-52. Ayrıca bkz. Ekrem
Uykucu,
Aynı eser, s. 56-63).

6

   Paul Wittek, Aynı eser, s. 86.

7

İ. Hakkı Uzunçarşılı, Aynı eser, s. 77, 81.

8

   Feridun M. Emecen, “Osmanlılar ve Türkmen Beylikleri (1350-1450)”, İlk Osmanlılar ve Batı
Anadolu Beylikler Dünyası
, İstanbul 2005, s. 55, 63.

9

   Feridun M. Emecen, “Gazaya Dair -XIV. Yüzyıl Kaynakları Arasında Bir Gezinti”, İlk
Osmanlılar ve Batı Anadolu Beylikler Dünyası
, İstanbul 2005, s. 99.

10

   Menteşe Sancağı zamanında 2000 cebeli çıkarmaktadır. Bunlar şehirlilerin, köylülerin ve
Yörüklerin verdiği askerlerden oluşmaktadır (Paul Wittek,
Aynı eser, s. 111).

11

   Paul Wittek, Aynı eser, s. 105.

12

   Orhan Sakin,Anadolu’da Türkmenlerve Yörükler, İstanbul 2006, s. 27-30.

13

   Bu kazaların yerleri ve özellikleriyle ilgili olarak daha fazla bilgi için bkz. Ekrem Uykucu, Aynı
eser,
s. 72-96; Paul Wittek, Aynı eser, 110-131; Bugün Muğla’nın Fethiye ilçesi birçok kaynakta Mekri,
Makri şeklinde geçmektedir. Fakat yöre halkı, bu ismi kendi aralarında Türkçeleştirmiş ve Meğri demeye
başlamıştır. Biz de bu kullanıma dayanarak çalışmamızda Mekri veya Makri yerine Meğri ismini
kullandık.

14

   TD 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri, s. 481-574; BOA’de bulunan TD 166
numaralı bu defter, 1530 tarihli olmasına rağmen muhtemelen 1522’lerde yapılan tahririn sonuçlarından
istifade etmek suretiyle meydana getirilmiştir. Aynı şekilde yine 1530 tarihli olan
TD 438 numaralı defter
de 1522’lerde yapılmış olan tahriri temel alarak hazırlanmıştır. Hamid sancağının has, zeamet ve tımarları
için
TD 121’in esas alındığı, Hamid sancağı kanunnamesinin de her iki defterde bulunduğu
görülmektedir. Ayrıca Yönetim birimleriyle, köy ve mezre’aların sayıları ve hâsılları da birbirini
tutmaktadır.
TD 121, 1522 tarihli olduğuna göre 1530 tarihli olan defterler (TD 438 ve TD 166) 1522
tahrirleri esas alınarak hazırlanmıştır. Yine bu konuyu Teke ve Alaiye Sancaklarının geçtiği
TD 107 ve
TD 166 numaralı defterler arasındaki ilişkiden anlamak mümkün olmaktadır. TD 107 ve TD 166’daki
yönetim birimleri ve köy sayıları ile hâsılları birbirini tutmaktadır.
TD 107 numaralı defterdeki kayıtlar
1521 ve 1535 tarihleri arasını kapsamaktadır. Fakat bu tahrir, diğer bölgelerdeki tahrirleri ve Kanuni’nin
başa geçmesiyle birçok yerde tahrir yaptırdığını göz önünde bulundurduğumuzda 1522 yıllarında
yapılmış olmalıdır. Biz bu duruma dayanarak
TD 166 numaralı defter 1530 tarihinde tutulmuş olmasına
rağmen defterin tutulmasında esas alınmış olan 1522 tahririni ve 1522 yılını değerlendirmede
kullanacağız. (Zeki Arıkan,
XV-XVI. Yüzyıllarda Hamit Sancağı, İzmir 1988, s. 10-11; Behset Karaca,
XV. ve XVI. Yüzyıllarda Teke Sancağı, Isparta 2002, s. 17-18); TD 176 numaralı Mufassal-Yörükan
defterinin 1 ile 140. sayfaları arası Menteşe sancağına ait olup H. 939 (1532) tarihlidir. Defterin 1.
sayfasında “
Cema’at-i Oturak Barza, hassa-i Padişah-ı alempenah an yörükan-ı liva-i Menteşe ... sene
939
” kaydı düşülmüştür (TD 176, s. 1).

15

   Halil İnalcık, Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi, I, İstanbul 2000, s. 71-72;
H. İnalcık, The Yürüks: Their Origins, Expansion and Economic Role”, The Middle East and the Balkans
under the Ottoman Empire Essays on Economy and Society, Bloomıngton/USA 1993, s. 103-106; Behset
Karaca, “XVI. Asırda Batı Toroslarda Güney Batı Anadolu) Yörükler”,
Uluslar arası Denizli ve Çevresi
Tarih ve Kültür Sempozyumu Bildiriler I,
Ocak 2007 Denizli, s. 111-124.

16

   “Türkmen” tabiri önceden muhtelif Türk kavimleri arasında siyasi olarak kullanılan ve bilahare
Oğuzların Müslüman olanlarına verilen kavmi bir tabirdir. Osmanlı döneminde “Türkmen” adı daha çok
Anadolu’nun orta ve doğu bölgesindeki göçebeleri ifade etmek için kullanılmıştır. “Yörük” adı da daha
ziyade Anadolu’nun batı bölgesindeki ve Balkanlardaki göçebeleri ifade etmektedir. Fakat bu tabirleri
kullanıldıkları saha itibariyle birbirinden kesin çizgilerle ayırmak mümkün değildir. “Konar-göçer” tabiri
ise onların hayat tarzını en iyi açıklayan ifadedir. “Tir” ifadesi de göçebe grupta cemaatin alt birimini
ifade etmektedir (İlhan Şahin, “Göçebeler”,
Osmanlı, IV, Yeni Türkiye Yayınları, Ankara 1999, s. 132¬
141). Bu ifadeler zamanla eş anlamlı olarak birbirinin yerine kullanılmaya başlamıştır. Yörük, Türkmen,
Konar-göçer, tir ve benzeri tabirlerle ilgili olarak daha fazla bilgi için bkz. Erdal Aksoy,
Yörük ve
Türkmenlerin Sosyo-Kültürel Yapısı (Kırıkkale Karakeçili Aşireti Örneği),
(Yayınlanmamış Doktora
Tezi), Hacettepe Üniversitesi S.B.E., Ankara 2001, s. 59-60; Selahaddin Çetintürk, “Osmanlı
İmparatorluğu’nda Yürük Sınıfı ve Hukuki Statüleri”,
DTCFD, II, Ankara 1943, s. 107-108; Mehmet
Eröz,
Yörükler, İstanbul 1991, s. 15-24.

17

   Mesela, Sencer Divitcioğlu aşağıdaki gibi bir sıralama ve açıklama getirmiştir; 1.Aile: Bir çadırda
yaşayan dede, nine, baba, ana ve bekâr çocuklar
2-a-Oğuş (clan, aşiret): Aynı uruğa bağlı yakın akrabalar
birliği. Amca, kardeşler, onların karıları ve yeğenler. b-
Oba: Oğuşların beraberce kurdukları iktisadi birim. 3-
Tire: Tire>Tirek>Direk gibi -tir’den türetilmiş aynı kesiden olan oğuşların (obaların) sosyal birliği. Tire,
Türkmen lehçesinde alt-boy demektir. 4.
Alt-boy (sab-tire): Tirelerin boy içinde kurdukları özgül birleşimler.
5.
Boy (tribe, kabile): Bütün tireleri kapsayan sosyal birlik. 6. Ok (Moğolca ulus, federasyon): Siyasal boy
birlikleri. 7.
Konat (band): Değişik oğuşlardan ayrılıp kurulan küçük savaşçı ölçek. 8. Budun (Kavim, halk):
Önceleri boy birliği olarak kullanılan, fakat aynı zamanda halk demek olan terim (Erdal Aksoy, Aynı tez, s.
137-140. Sencer Divitçioğlu,
Osmanlı Beyliğinin Kuruluşu, İstanbul 1996, s. 28. Ayrıca bkz. B. Karaca, Aynı
bildiri,
s. 113).

18

   Konar-göçer bir grupta cemaatin alt birimini teşkil eden “tir” adı daha çok Anadolu’nun batı
bölgesinde Menteşe ve Isparta civarında yaşayan konar-göçerler tarafından kullanılmakta ve bir oba, mahalle
veya oymaktan daha fazla nüfusa sahip bulunmaktaydı. Esasında Farsça bir kelime olan tir, “
ok, fişek, kurşun
ve direk
” anlamına gelmektedir. Yine bu tabir İran’daki bazı göçebe gruplar arasında sosyal bir kurum olarak
kullanılmaktadır. Ayrıca, Oğuz’un manası Oklar veya Oymaklar demektir. Ok, Oymak manasında Batı
Göktürklerinde kullanılmıştır. Batı Göktürk topluluğu on boydan gelmektedir. Kağanlar on boyun boy
beylerine birer ok vermişlerdir. Sonraları her ok bu boylardan birini ifade etmiştir. Böylece on boya On Ok
denilmiştir. Verilmiş olan oklar onların kağana ve devlete tabi olduklarını ve onun idaresinde bulunan
kimseleri temsil eden sembol olarak kullanılmıştır. Yani ok tabiliği, bağımlılığı ifade etmekte, yay hâkimlik,
metbuluk manasına gelmektedir. İşte bu bölgedeki Yörükler arasında ok kelimesi anlamında kullanılan tir
devletin bunlara hakim olduğunu ve bunların da tabiliğini ifade etmiş olmalıdır (E. Aksoy,
Aynı tez, s. 139.
İbrahim Olgun-Cemşit Drahşan,
Farsça-Türkçe Sözlük, Ankara 2005, s. 100. Faruk Sümer, Oğuzlar
(Türkmenler) Tarihleri-Boy teşkilatı-Destanları,
İstanbul 1992, s. 14, 20. Ayrıca bkz. B. Karaca, Aynı bildiri).

19

   Tirlerin isimleri ile ilgili olarak bkz. Tablo 2-3.

20

   E. Aksoy, Aynı tez, s. 109.

21

   TD 166 Numaralı Muhasebe-i Vilayet-i Anadolu Defteri, s. 481-574; TD 176, 1-140; Tablo 3.

22

   Barza: Vücudunun yarısı beyaz yarısı kara olan keçi anlamına Çanakkale ve Gelibolu civarında
kullanılmaktadır (Türk Dil kurumu,
Derleme Sözlüğü, II, Ankara 1993, s. 536). Balkıca köyü ile Yorga

köyü arasında Roma dönemine ait bazı kalıntılar vardır. Romalılar döneminde bu bölgeye Barza
denilmektedir (www.balkıca.somee.com).

23

Bkz. Tablo 2-3.

24

Mukata’a, kesim manasını taşımakta olup, geliri kimseye dirlik olarak verilmeyip, doğrudan devlet
hazinesine alınan vergi ve gelir kaynaklarına denmektedir. Ayrıca mukata’a usulü, Osmanlı maliyesinin bir
vergi toplama biçimidir. Tımar sisteminin uygulandığı her yerde merkez hazinesinin nakit ihtiyacını
karşılamak için memleketin en zengin vergi ve gelir kaynakları mukata’a olarak ayrılmıştır. Bunlar cizye,
ağnam, damga, bac, ihtisap, boyahane, bazı büyük Yörük grupları ve bütün bir köy veya köy içinde bazı
kesimler mukata’aya kaydedilmişlerdir. Mukata’a statüsünde yazılan şahıslar çift, nim çift, bennak resimleri
yerine vergi olarak kararlaştırılmış olan belli bir miktar ödemektedirler. Ancak bu tatbikat daha ziyade XV.
asırda olmuştur. XVI. asırda mukata’a hanelerine dâhil olanlar da diğer köylüler gibi çift resmini ödemeye
başlamışlardır. XVI. asırda ise mukata’a hanelerinin de tımara çevrilmiş olduğu görülmektedir. Ancak bunlar
Tahrir Defterlerine yine mukata’a olarak geçmişlerdir. Muhtemelen buradaki mukata’a yazılan cemaatlerde
de aynı durum söz konusudur (Mübahat S. Kütükoğlu,
XVI. Asırda Tavas Kazasının Sosyal ve İktisadi Yapısı,
İstanbul 2002, s. 47; Mehmet Ali Ünal, Osmanlı Müesseseleri Tarihi, Isparta 2002, s. 167).

25

   Tapu tahrir defterinde verilmiş olan toplam rakamlarla bizim bulduğumuz rakamlar birbirini
tutmamaktadır. 1522 tarihinde defterde toplam, 381 cemaat, 15910 hane, 5666 kara, 1113 mücerred, 249
muaf kaydedilmiştir. Biz nüfus hesaplamalarında ve değerlendirmede bunu değil kendi bulduğumuz
rakamları dikkate alacağız.

26

   Hesaplamalarda hane deyiminden yola çıkılmıştır. Hanenin bir nüfus ünitesi olarak ifade ettiği
kişi sayısı konusunda ise bir fikir birliği söz konusu değildir. Bugüne kadar yapılan araştırmalarda en çok
Barkan tarafından ortaya atılan “5” rakamı kullanılmış ve Barkan örnek alınmıştır (Barkan, “Tarihi
Demografi Araştırmaları ve Osmanlı Tarihi”,
Türkiyat Mecmuası, X, İstanbul 1953, s. 12 vd.; Ayrıca bkz.
F. Emecen,
XVI. Asırda Manisa Kazası, Ankara 1989, s. 55; Halime Doğru, XVI. Yüzyılda Eskişehir ve
Sultanönü Sancağı,
İstanbul 1992, s. 52-53; İsmet Miroğlu, Kemah Sancağı ve Erzincan Kazası (1520¬
1566),
Ankara 1990, s. 141-143); Bununla birlikte, coğrafî ve sosyal şartları da göz önünde bulunduran
M. Ali Ünal, hane birimini 7 kişi olarak kabul etmiştir (M. Ali Ünal,
XVI. Yüzyılda Harput Sancağı
(1518-1566),
Ankara 1989, s. 63-64). Biz ise umumi olarak kabul gören 5 rakamını değerlendirmede
kullanacağız.

27

   1 5 32 tarihinde deftere göre toplam, 13124 hane, 7719 bennak, 2454 kara, 1862 çift, 1089 nim
çift, 181 muaf zümre kaydedilmiştir. Fakat biz kendi bulduğumuz rakamları hesaplamalarda kullanacağız.

28

   Halil İnalcık tarafından 1520-1535 tarihlerinde Menteşe’de 19219 hane halkının Yörük olduğu
belirtilmiştir. Bizim bulduğumuz rakamlara Müsellem çiftliklerindeki Yörükleri de dâhil edersek
muhtemelen İnalcık’ın rakamlarına yaklaşılacaktır. İnalcık yine 1570-1580 tarihlerinde Menteşe’de
16912 hane Yörük olduğundan bahsetmektedir. Ayrıca 1520-1580 arasındaki genel nüfus artışının % 42,
göçerlerdeki nüfus artışının ise % 52 civarında olduğunu belirtmektedir. Bu artışı doğal büyüme hızının
yüksekliğiyle değil doğudan süregelen göçlerle açıklamaktadır. Yine XVI. yüzyılda bütün Akdeniz
dünyasında bir nüfus artışı söz konusudur. Muhtemelen Menteşe Yörüklerinin 1522 ile 1532 arasındaki
önemli orandaki artışının sebeplerini de bu doğrultuda görmek gerekmektedir. Çünkü bazı Yörük
gruplarında mühim oranda bir artış söz konusu olmuştur. 1583 tahririnde ise yine İnalcık’ın verilerine
yakın bir durumun söz konusu olacağını tahmin etmekteyiz (Halil İnalcık,
Aynı eser, s. 71-72; Yunus
Koç, “Osmanlı İmparatorluğu’nun Nüfus Yapısı (1300-1900”,
Osmanlı, IV, Yeni Türkiye Yayınları,
Ankara 1999, s. 451-545;
TK. KKA 110, s. 2/b-48/b).

29

   Faruk Sümer, Aynı eser, s. 173-177, 327. Oğuzlar, Oğuz boy teşkilatı ve Oğuz boyları ile ilgili
olarak daha fazla bilgi için bkz. Tufan Gündüz, “Oğuzlar/Türkmenler”,
Türkler, II, Yeni Türkiye
Yayınları, Ankara 2002, s. 263-276.

30

   Faruk Sümer, Aynı eser, s. 305-306.

31

   Cevdet Türkay, Başbakanlık Arşivi Belgelerine Göre Osmanlı İmparatorluğu’nda Oymak, Aşiret
ve Cemaatler,
İstanbul 2005, s. 428-29. Ayrıca bkz. Tablo 2-3.

32

   1 5 32 tarihinde defterde toplam, 486 bennak, 205 kara kaydedilmiştir.

33

   1583 tarihinde ise Kayı cemaati 50 çift, 44 nim çift, 299 bennak ve 274 kara’dan meydana
gelmektedir. Hâsılları da 31000 akçadır.
TK. kKa 110, s. 29/a-32/b.

34

   Cevdet Türkay, Aynı eser, s. 451; Bu gün Kara Keçili ve Kızıl Keçili Yörükleri Anadolu’nun
birçok bölgesinde görülmektedirler. Kara Keçililer ve Kızıl Keçililer hakkında daha geniş bilgi için bkz.
Türk Kültüründe Karakeçililer Uluslar arası Bilgi Şöleni Bildirileri, Ankara 1999.

35

   Faruk Sümer, Aynı eser, s. 305-326.

36

   1522 tarihinde deftere toplam 1171 hane, 251 kara, 169 mücerred, 20 muaf olarak kaydedilmiştir.
1532’de ise deftere 1494 hane, 855 bennak, 233 kara, 298 çift, 108 nim çift ve 18 muaf kaydedilmiştir.
1583 yılında ise Cemaat-i Oturak Barza 88 çift, 79 nim çift, 394 bennak, 376 kara’dan meydana gelmekte
olup hâsılları 35000 akçadır.
TK. KKA 110, s. 2/b-8/b.

37

   Cevdet Türkay, Aynı eser, s. 361.

38

   1522 tarihinde defterde toplam, 918 hane, 400 kara, 38 mücerred, 13 muaf kaydedilmiştir.
1532’de ise defterde toplam, 1709 hane, 1062 bennak, 310 kara, 203 çift, 134 nim çift ve 31 muaf
kaydedilmiştir. Bu cemaat 1583 yılında ise 106 çift, 176 nim çift, 676 bennak, 661 kara kaydedilmiş olup
hâsılları 90000 akçadır.
TK. KKA 110, s. 33/a-41/b.

39

   Cevdet Türkay, Aynı eser, s. 648.

40

   Bu cemaat 1583 yılında 46 çift, 37 nim çift, 135 bennak, 181 kara kaydedilmiş olup hâsılları
30000 akçadır.
TK. KKA 110, 41/b-43/b.

41

   Bu cemaat 1583 yılında ise 773 hane, 53 çift, 86 nim çift, 199 bennak, 276 kara’dan meydana
gelmektedir. Hâsılları da 34000 akçadır.
TK. KKA 110, s. 43/b-48/b.

42

   Defterde 1532 tahririnde toplam, 5111 hane, 3181 bennak, 958 kara, 557 çift, 415 nim çift ve 43
muaf kaydedilmiştir.

43

   1 5 8 3 yılında sadece Güne Barza cemaati 241 çift, 294 nim çift, 1030 bennak ve 826 kara’dan
meydana gelmekte olup hâsılları ise 139500 akçadır.
TK. KKA 110, s. 9/a.

44

   Defterde 1522 tahririnde toplam 960 hane, 308 kara, 63 mücerred ve 22 muaf kaydedilmiştir.
1532’de ise 1471 hane, 721 bennak, 256 kara, 361 çift, 133 nim çift ve 20 muaf kaydedilmiştir.

45

   1583 yılında bu cemaat 62 çift, 44 nim çift, 118 bennak, 147 kara’dan meydana gelmekte olup
hâsılları 30000 akçadır.
TK. KKA 110, s. 48/b.

46

   Menteşe Yörüklerinin nüfus dağılımı, sayısı, hâsılları ve isimleriyle ilgili bkz. Tablo 2-3.

47

   Sema Altunay, XVI ve XVII. Yüzyıllarda Rumeli Yörükleri ve Naldöken Yürük Grubu,
(Yayınlanmamış Doktora Tezi), Eskişehir Anadolu Üniversitesi S.B.E., Eskişehir 1999, s. 53-55. Ayrıca
bu konuda bkz. Feridun Emecen, “Batı Anadolu’da Yörükler”,
Anadolu’da ve Rumeli’de Yörükler ve
Türkmenler Sempozyumu Bildirileri
, Ankara 2000, s. 113-120.

48

TD 166, s. 482-574; TD 176, s. 1-140. Ayrıca bkz. Tablo 2-3.

49

Bu bölgeye ve diğer bazı yerlere gönderilen bir Mühime hükmünde özetle, “Osmanlı
Devletindeki bazı celeplerin kürekçi, akıncı, doğancı, voynuk, tuzcu vesaire yazılarak celepliği
bıraktıkları ve bunun yüzünden koyun sütü işinin tavsadığı ve İstanbul’da et darlığı baş gösterdiği
belirtilerek yazılı celeplerin koyun işinden başka işlerle uğraşmamaları”
istenmektedir: MD (Mühime
Defteri) 60,
Gurre-i Zilhicce 993, s. 84/191; B. Karaca, Aynı bildiri, s.116. Ayrıca bkz. Latif Armağan,
“Osmanlı Devleti’nde Konar-Göçerler”,
Osmanlı, IV, Ankara 1999, s. 142-150; Tufan Gündüz,
Anadolu’da Türkmen Aşiretleri-Bozulus Türkmenleri (1540-1640), Ankara 1997, s. 120.

50

MD 41, 18 Ramazan 987, s. 140/313.

51

   Neşet Çağatay, “Osmanlı İmparatorluğunda Re’ayadan Alınan Vergi ve Resimler”, DTCFD, V,
sayı 5, 1947, s. 483-511.

52

   TD 176, s. 140, 271: Menteşe’de bir çiftlik tasarruf edenlerden 33 akça çift resmi, yarım çift
tasarruf edenlerden 17 akça nim çift resmi alınırken, müzevvec yani evli olup çiftliği olmayanlardan 12
akça bennak resmi, mücerred yani çalışabilecek olgunluktaki bekârlardan da 6 akça kara resmi alınırdı.
Göçerlerde de benzer bir vergi düzeni söz konusudur. Yeterli miktarda koyunu olanlar “hane” yine evli
olup yeterince koyunu olmayanlar bennak, bekârlar ise mücerred statüsünde idiler. Hamid Sancağı’nda 25
adetten fazla koyunu olanlar hane statüsünde olup bunlardan “ganem resmi” alınırdı (Ahmed Akgündüz,
Osmanlı Kanunnameleri ve Hukuki Tahlilleri, II, İstanbul 1990, s. 175-178, 255-263).

53

   TD 176, s. 1-140. Ayrıca bkz. Tablo 2-3.

54

   S. Altunay, Aynı tez, s. 56-57.

55

   TD 166, s. 557. Ayrıca bkz. Tablo 2-3.

56

   TD 166, s.509. Ayrıca bkz. Tablo 2-3.

57

   Bkz. Tablo 1.

58

Bu konuda daha geniş bilgi için bkz. Faruk Sümer, Safevi Devleti’nin Kuruluşu ve Gelişmesinde
Anadolu Türklerinin Rolü,
Ankara 1992.