ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ-TÜRKOLOJİ ARAŞTIRMALARI MERKEZİ |
Anasayfa | Makale Bilgi Sistemi | Konu Dizini | Yazarlar Dizini | Kaynaklar Dizini | Makale-Yazar Listesi | Makale Sayısı-Tarih Listesi | Güncel Türkoloji Kaynakçası |
Atatürk Araştırmaları || Çukurova Araştırmaları || Halkbilim || Dilbilim || Halk Edebiyatı || Yeni Türk Dili || Eski Türk Dili Yeni Türk Edebiyatı || Eski Türk Edebiyatı || Dil Sorunları || Genel || Tiyatro || Çağdaş Türk Lehçeleri |
Fransızca’da Sözcük Sınıflan Arasında Geçişkenlik: Niteleme Sıfatı İşlevli
Belirteçler ve Adlar Örneği
C.Ü. Sosyal Bilimler Dergisi,
Mayıs 2010, Cilt: 34, Sayı: 1, 53-56
Fransızcanın geleneksel dilbilgisi uzmanları, uzun yıllar dilbilgisi öğretimi için latin dilbilgisi sınıfları
kalıbını kullanmışlar ve latinceyle eşleşmeyen bazı Fransızca özel dil olgularını bu nedenle inceleme dışı
bırakmışlardır. 1930'lardan sonra, Genel Dilbilim akımı; daha sonra da günümüz İletişimsel Dil Öğretim
Yöntemi anlam dilbilgisi bakış açısı, bu eksiklikleri gidermede etkili olmaya başlar. Çalışmamız,
geleneksel Fransızca dilbilgisi öğretim kitaplarının sadece sıfatlara yüklediği ismi niteleme işlevinin bazı
adlara ve belirteçlere de düştüğünün, çağımız dilbilgisi araştırmalarında ele alındığını kanıtlayıp örnekler
sunmaktadır. Bulgularımız: 1) Dile getirilecek anlamdan hareketle, onu ifadeye yarayan dil biçemlerini
işleyen bir anlam dilbilgisi ancak eksiksiz olabilir. 2) Uyum yapılarak kullanılan sıfatlarla, uyum
yapılmadan kullanılan sıfatımsıların ayrımını iyi yapmak yazım hatalarından korur.
Anahtar Kelimeler: niteleme, sözcük türleri, isim, sıfat, belirteç.
Permeability Between French Language’s Parts of Speech: The Example of Adverbs
and Nouns as Quası-Adjectives
Some special usages of the French language were left out-of-study by grammarians from the Classical
Method perspective who would use the parts of speech of the Latin language for their descriptions.
However, the General Linguistics movement and today's Communicative Approach have been successful
in filling the gap in the Classical Method's studies. Here, we try to demonstrate that contemporary
grammar studies take into account the fact that the role of noun qualification usually attributed to
adjectives by traditional French grammar books can as well be attributed to nouns and adverbs. Drawing
on the Communicative Approach, we have reached to two findings: first, a semantic grammar that treats
language forms by considering the meaning these give to language, can indeed be flawless. Second,
accurately distinguishing variable adjectives from invariable quasi-adjectives can prevent learners from
making mistakes.
Keywords: qualification, parts of speech, noun, adjective, adverb.
Fransızcada uygulamada ortaya çıkan bazı özel dil
kullanımlarının Geleneksel Dilbilgisi incelemelerinde
eksik olduğunu, buna karşın bu kullanımların Genel
Dilbilim ve İletişimsel Dil Öğretim Yaklaşımı
çalışmalarınca ele alındığında Fransızca dilbilgisi
eğitim/öğretimine kazandırıldığını kanıtlamaya
çalışacağız.
Amaç doğrultusunda, Geleneksel Yabancı Dil
Öğretim Yöntemi bakış açısının dilbilgisi kitaplarıyla
İletişimsel dil öğretim Yaklaşımı kitaplarının ismi
niteleme konusuna getirdiği açıklamaların geçerliliklerini,
örneklerimizle yapacağımız karşılaştırma sonucunda
değerlendireceğiz.
"İsim türünün nitelenmesinde, diğer sözcük türlerinde
de olduğu gibi, sözcük kategorileri iç içe geçer" (Brunot,
1922, s.583). F. Brunot'nun bu görüşüne dayanarak,
Geleneksel Yöntem (veya Klâsik Yöntem) Fransızca
dilbilgisi öğretimi görüşünün sadece sıfatlara yüklediği
isimleri niteleme işlevine, İletişimsel Yaklaşımın
savunduğu gibi belirteçlerin ve adların da katılımını
inceleyeceğiz.
Esma İnce, G.Ü. Gazi Eğitim Fakültesi, Yabancı Diller Eğitimi Bölümü,
Fransız Dili Eğitimi Anabilim Dalı, Ankara.
E-Posta: esince@gazi.edu.tr
Niteleme bir canlı veya eşyanın, ya da davranışın
doğal veya edinilmiş, kalıcı veya geçici, olumlu veya
olumsuz özelliklerini belirtmektir. Bu olgu dilbilgisi
açısından varlıkları adlandıran isimlerin; davranışları
adlandıran eylemlerin nitelenmesini doğurur.
19. yüzyılın sonuna kadar Fransızcanın normatif
(kuralcı) görüşlü dilbilgisi uzmanlarının ufuk çizgisi
latince dilbilgisi olmuştur (Cuq, 1996, s. 13).
Lhomond'nun, 'Éléments de la grammaire française'
(1780) kitabı, basılmasından itibaren uzun yıllar dilbilgisi
öğretisinin özünü oluşturan sözcük sınıfları (catégories de
mots) listesini saptayan dilbilgisi kitabıdır. Latin diline
uygulanarak yapılan bu düzenlemede ne yazık ki,
latincede karşılığı olmayan bazı dil olguları işlenmemiş,
eksik kalmıştır.
19. yüzyılın sonuyla 20. yüzyılın başı Geleneksel
Yöntem Fransızca dilbilgisi bakış açısının değişim
dönemidir. F. Brunot, birçok günümüz dilbilimciye esin
kaynağı olan (Cuq, 1996, s. 15) devrimsel yapıtı 'La
pensée et la langue' (Düşünce ve Dil) ile eski Aristoteles
dil ekolu gramer kategorileri kavramını çürütür ve dil
olgularını insanların ortak düşünce sınıflamasından
hareketle açıklama yolunu açar. 1930'lardan itibaren, her
dilin ancak kendi dizgesi içinde ele alınıp incelenmesinin
doğru olduğunu ileri süren Genel Dilbilim akımı bu
eksiklikleri gidermede etkili olmaya başlar. A.
Martinet'nin yepyeni görüşler getiren 'Grammaire
fonctionnelle du français' (1979) (Fransızcanın İşlevsel
Dilbilgisi) çalışması, bu dilin kendi öz yapısına ilk
eğilenlerden olması açısından örnek teşkil eder.
1970'lerden günümüze en yaygın yabancı dil öğretim
yöntemi İletişimsel Yöntemde dilbilgisi anlayışı,
öğrenenin, kendisine dayatılan dilbilgisi kurallarından
yola çıkarak değil, iletmek istediği anlamdan hareketle
iletişime girdiği gerçeğini kabul eder. Bu yöntemin
dilbilgisi bakış açısının, dilsel biçemleri temel alarak
anlam oluşturmayıp, anlamdan hareketle onu yansıtan
biçemlere yönelmesine grammaire sémantique (anlam
dilbilgisi) (Salins, 1996, s.8) denir. "Öncelik aktarılacak
iletiye veya içeriye tanınır, öyle ki dilsel biçem (sözcük,
sözdizimsel yapı, dilbilgisel öğeler) ikinci planda kalır."
(Germain ve Séguin, 1998, s.115)
Geleneksel Fransızca Dil Öğretimine göre
dilbilgisinde isimleri niteleme işlevi, belgeç veya yüklem
olarak sıfata düşer. Oysa 'Fransızcaya uygulanan yeni bir
dil kuramının yöntemi, ilkeleri ve planı' altbaşlığıyla
sunduğu başyapıtında Brunot, "sözcük sınıflarının
sınırları mutlak bir kesinlikle çizilemez, bu sınıflar toplum
sınıflarında olduğu gibi iç içe geçer, birbirine karışır." der
(Brunot, 1922, s.XII). İleri sayfalarda, "Bir dilin biçemsel
öğelerini sözcük kategorilerine yerleştirip hapsetmek dil
olguları incelemelerini felce uğratır" (Brunot, 1922, s.XX)
diye de ekleyerek; eserinin 'Caractérisation' bölümünde
(1922, s.577), varlıkların özelliklerini belirtmede sıfatları
işlerken (1922, s.603) adverbes adjectivés (sıfatlaşmış
belirteçler) ve le nom en fonction de caractéristique
(özellik belirtmede isim) (1922, s.609)’e de yer verir.
Ders kitaplarının Geleneksel Dilbilgisi betimlemeleri
çerçevesinden sıyrılıp, Anlamsal Dilbilim kuramsal bakış
açısıyla evrensel kavramlar bölümlerine dayandırdığı
kitabı ‘Grammaire pour l’enseignement/apprentissage du
FLE’ ('Yabancı dil olarak Fransızcanın öğretimi /
öğrenimi için dilbilgisi') kitabının 'qualification'
(niteleme) başlığı altında Salins, isimleri niteleyen öğeleri
şöyle sıralıyor (1996, s.99):
*niteleme sıfatları: enfant studieux (çalışkan çocuk)
*başka isimler: enfant des rues (sokakların çocuğu)
*isim tamlaması: un enfant de mon quartier
(mahalleden bir çocuk)
*ilgi yan cümleleri: un enfant qui pleure (ağlayan bir
çocuk)
İlk baskısından (1936) günümüze kadar, Fransızca
dilbilgisinin en güvenilir kaynak eseri özelliğiyle yankı
uyandıran, normatif görüşlü olmakla beraber konusunda bir
başka öncü ve devrimci 'Le Bon usage'ında Grévisse,
niteleme sıfatı görevi yapan sıfatdışı öğelere les adjectifs
occasionnels (1936, s.844) (gerektiğinde sıfat) diyor.
Weinrich ise, aynı doğrultuda, les quasi-adjectifs
(sıfatımsılar) diye adlandırdığı bu sözcüklerin, gerçek birer
sıfat gibi algılanmadığı için uyum yapmayıp değişmezlik
özelliğini koruduğu açıklamasını getiriyor (1989, s.90).
Sıfat işlevli belirteçlere ve isimlere geçmeden,
Brunot'nun çok geleneksel olduğunu söylediği (1922,
s.609) sıfatların belirteç gibi kullanılması işleminden söz
etmemiz uygun olur.
Çoğu tek heceli bazı niteleme sıfatları, eylemlerin
özelliklerini belirtme amaçlı kullanılagelmiştir.
couper court (kısa kesmek)
sentir bon (güzel kokmak)
chanter faux (şarkıyı yanlış söylemek)
valoir cher (pahalıya mal olmak)
voir juste (doğru görmek)
marcher droit (dik yürümek)
voler bas, haut (alçaktan, yükseten uçmak)
voir clair (net bir biçimde görmek)
parler franc (açık açık konuşmak)
viser juste (doğru nişan almak)
s'arrêter net (anzısın durmak)
Yukarıda gördüğümüz gibi, nasıl sıfatlar belirteç gibi
eylemleri niteliyorsa, tarz bildiren belirteç deyimleri de
varlıkların özelliklerini sıfat gibi belirtmeye yarar. Brunot
eylem adlarının, eylemler gibi nitelenmesinin karşılıklı bir
ilişki olduğunu söylüyor (1922, s.604):
travail à l'heure, aux pièces (saat hesabı, parça başı
çalışma)
récitation par coeur (ezbere okuma)
'La grammaire méthodique du français' (Fransızcanın
Yöntemli Dilbilgisi)ye göre, bazı belirteçler, diğer sözcük
kategorilerinde de olduğu gibi, başka bir dilbilgisi sınıfına
aktarılabilir (1994, s.382). Aşağıdaki örneklerimizde,
bazılarının ismi nitelemede aldıkları anlam farklılıklarına
dikkat çekmeliyiz:
Une femme bien (İyi kalplı bir kadın)
Elle est bien (Hoş kadın)
Elle est encore bien (Yaşına göre iyi durumda)
C'est bien! (Bu iyi!)
C'est mieux (Bu daha iyi)
Ce n'est pas bien (Bu hoş değil)
Les personnes debout (Ayaktakiler)
Nous sommes ensemble (Beraberiz)
Un devoir pas mal (Fena olmamış bir ödev)
La banquette arrière (Arka sıra)
La portière avant (Ön kapı)
Elle est fort en maths (Matematiği kuvvetli)
Brunot, Geleneksel Yöntem dilbilgisi ders kitaplarının
sıfat ve belirteçleri kesin çizgilerle ayırmaya özen
göstermelerini, yazın sorunları açısından her iki türü
değişen ve değişmeyen (veya uyum yapan, uyum
yapmayan) sözcükler başlıkları altında kümeleme
gerekliliğiyle açıklıyor (1922, s.604).
Fransız dili çağlar boyunca ismi sıfat gibi kullanmıştır
(Brunot, 1922, s.605). Konuyla ilgili olarak Mauger'ye
göre de, adların niteleme sıfatı olarak sık rastalanan
kullanımı "dérivation impropre" (yanlış türetme) dir.
Sıfatın doğru türetilmesi, kategori değiştirmesi değil,
sonek alarak oluşmasıdır (Mauger, 1967, s. 30).
fougue-fougueux
émotion-émotif
individu-individuel, gibi.
55
FRANSIZCA’DA SÖZCÜK SINIFLARI ARASINDA GEÇÎŞKENLÎK
İsimlerin niteleme işlevinde en yaygın kullanıldığı
alan, renkleri özellik taşıyan varlıkların isimleridir:
lilas (leylak)
orange (turuncu)
prune (mürdüm)
acajou (maun)
cerise (kiraz)
brique (kiremit)
maïs (mısır püskülü)
feu (ateş kırmızısı)
abricot (kayısı)
saumon (turuncu pembe)
pêche (şeftali)
champagne (şampanya)
marron (kestâne)
tomate (domates kırmızısı)
citron (limon sarısı)
pistache (çam fıstığı yeşili)
aubergine (patlıcan moru)
Rose (pembe), pourpre (lâl), mauve (açık mor), violet
(mor), fauve (pas rengi) sıfatlaştıkları için uyum yaparlar.
étoffes pourpres
soies roses
İsimlerin başka isimlere taşıyıp kattıkları özelliklerle
nitelemede kullanılması renklerle sınırlı değildir.
Aşağıdaki örneklere yazı dili olsun, konuşma dili olsun
gündelik Fransızcada sık rastanır:
prix choc (şok fiyat)
succès boeuf (muhteşem başarı)
allure dandy (zarif erkek edası)
fille ange (melek kız)
façon gentilhomme (centilmen tavır)
élégance princesse (prenses zerafeti)
air peuple (halk insanı havası)
produit maison (satıcının kendi ürünü)
roman fleuve (nehir roman)
bâtiment sud (güney bina)
roman feuilleton (bölümce roman)
papa gâteau (şımartan baba)
directrice vieille école (eski zaman müdiresi)
visite éclair (kısa ziyaret)
rencontre monstre (dev karşılaşma)
taille nature (gerçek boyut)
sujet bâteau (sık yinelenen konu)
rapport bidon (uyduruk rapor)
mère poule (korumacı anne)
langue mère (anadil)
reine mère (ana kraliçe)
mère patrie (anayurt)
femme collet monté (kibirli kadın)
étudiant fantôme (bir gözüken bir kaybolan öğrenci)
Bon sıfatı bazı isimlerin niteleme görevine katkı
sağlar:
confiture bonne maman (annemin reçeli)
soirée bon enfant (protokolsüz eğlence)
objet bon marché (ucuz eşya)
Bazı kalıplaşmış deyimler belgeç veya yüklem olarak
kullanılır:
tante pot-au-feu (ev kedisi teyze)
modèle fin-de-siècle (yüzyıl sonu modeli)
elle est très soupe-au-lait (o (kadın) çabuk kızar)
İlgeç + isim yapıları da niteleme sıfatı gibi kullanılır:
yeux en amande (badem gözler)
patron à la page (çağdaş patron)
athlète en forme (zinde atlet)
tenue à la mode (modaya uygun kıyafet)
Bileşik isimlerin oluşumunda, iki öğe arasında de veya
en edatının düşmüş hali de karşımıza çıkar. Niteleme
işlevi, edatı düşmüş ikinci öğenindir:
timbre-poste (posta pulu)
station-service (benzin istasyonu)
chêne-liège (mantar meşesi)
porte-fenêtre (cam kapı)
serviette-éponge (banyo havlusu)
café-concert (çalgılı kahve)
noeud-papillon (papyon kravat)
café-théâtre (kahve tiyatrosu)
voiture -re staurant (yemekli-vagon)
chou-fleur (karnabahar)
wagon-Ht (yataklı vagon)
Yazılışta ara çizgisi taşıyan yukarıdaki örneklerden
başka, ara çizgisiz kullanılan isim+isim yapıları,
"yapılış+amaç" ilişkisine dayanır:
pause café (kahve molası)
arrêt pipi (ihtiyaç molası)
espace loisir (hobi alanı)
'La grammaire méthodique du français', 'belgeç
isimler' (Riegel vd.1994, s.186) bölümünde, eşgüdülmüş
iki niteleme öğesinin ilgeçini düşürmüş olarak
kullanılmasına dikkat çekiyor:
conflit(entre) parents-enfant (ebeveyn-çocuk
çatışması)
rapport (entre) qualité-prix (nitelik-fiyat ilişkisi)
Biçemden hareketle anlamı değil, anlamdan hareketle
dil biçemlerini işlemeye yönelen bir dilbilgisi o dilin
dizgesini kendi içinde eksiksiz yansıtır ancak. Bu olguya
örnek niteleme sıfatlarının tarz belirteçleri gibi
kullanımlarının yanı sıra; ismi niteleme rolünün
Geleneksel Dilbilgisine göre sadece sıfatlara değil, başka
isimlere ve belirteçlere de düşmesinin İletişimsel Yöntem
Anlam Dilbilgisi bakış açısıyla ortaya konmasıdır.
Fransızca yazıldığı gibi okunmayan, yani phonétique
(sesçil) olmayan bir dildir. Uyum yapılmadan
kullanılması gereken bazı sıfatımsı isim ve belirteçlerin
gerçek sıfat zannedilerek uyum işlemine dâhil edilmeleri,
yazım yanlışlarına düşürebilecek bir noktadır. Gerçek
sıfat, isim ve belirteç türlerinin ayrımını doğru yapmak
dolayısıyla önem taşır.
Niteleme üslûp sanatının temel öğelerindendir.
Kimilerinin gayretle, kimilerinin kendiliğinden yarattığı
niteleme işlemleri yazın sanatının, özellikle biçembilim
dalının konusuna girer. Bu sanatı oluşturan araçları, özel
kullanımları incelemek o dilin renkli, imgelerle dolu türlü
anlatım olanaklarını su yüzüne çıkarma açısından
zenginleştiricidir.
Brunot, F. (1922). La pensée et la langue. Paris: Masson et Cie.
Cuq, J.-P. (1996). Une introduction à la didactique de la grammaire en
français langue étrangère. Paris: Didier/Hatier.
Germain, C. & Séguin, H. (1998). Le point sur la grammaire. (Coll.
Didactique des langues étrangères.) Paris: Clé International.
Grévisse, M. (2001). Le bon usage. Gembloux: Duculot.
Martinet, A. (1979). Grammaire fonctionnelle du français. Paris: Didier-
Crédif.
Mauger, G. (1968). Grammaire pratique du français d'aujourd'hui.
Paris: Hachette.
Riegel, M.; Pellat, J.-C. ve Rioul, R. (1994). Grammaire méthodique du
français. Paris: PUF.
Salins, G.-D. de (1996). Grammaire pour l'enseignement/apprentissage
du FLE. Paris: Didier.
Weinrich, H. (1989). Grammaire textuelle du français. Paris:
Didier/Hatier.
Kabul Tarihi: 11.02.2010