Bir münasebetle arz etmiştim ki, 20' nci Kolordu Komutanı Ali Fuat
Paşa, kongre adına bazı kararlar alıp, hazırlıklar yapmıştı. Ali Fuat
Paşa 'ya kongrece "Batı Anadolu Kuva-yı Milliye Komutanı"
ünvanı verildi. Paşa, Eskişehir ve dolaylarını milli bir bölge olarak
kabul edip komutanlığına Süvari Yarbayı Atıf Beyi Afyonkarahisar dolaylarını
da millî bir bölge olarak kabul edip Komutanlıgına 23 üncü Tümen Komutanı
Ömer Lütfi Bey'i tayin etmişti. Bu tümen ile, Anadolu'ya geldiğimizin
daha ilk günlerinde temas kurup ilgilenildiğini o günlere ait açıklamalarım
arasında belirtmiştim. İstanbul Hükûmeti, Fuat Paşa'nın yerine Hamdi
Paşa 'yı tayin etmiş ve göndermişti. Hamdi Paşa, Eskişehir'e kadar
geldi. Orada kendisine, 16 Eylülde İstanbul'a dönmesi gerektiği bildirildı.
İngilizler, Eskişehir Bölgesi Kuva-yı Millîye Komutanı Atıf Bey'i
tutuklayıp İstanbul'a gönderdiler. Kuva-yı Milliye Komutanı olan bir
şahsın, kendisini kolaylıkla düşman eline düşürmeyecek tedbirleri
almış olması gerekirdi. Bu konudaki gaflet ve tedbirsizlik kendisini
kurtarmak için uzun zaman biribiri ardınca teşebbüslerde bulunmamızı
gerektirdi. Bildiğiniz üzere, o tarihlerde Eskişehir'de İngiliz birlikleri
vardı. Fuat Paşa, toplayabildiği milli kuwetlerle birlikte Eskişehir'e
yakın Cemşit'e gitmişti. Eskişehir'i uzaktan çevirtti. Eskişehir'
de bulunan İtilâf Kuvvetleri Komutanı General Solly Flood ( Soli Flud)'un
Fuat Paşa'ya gönderdiği bir mektupla kullanılan ifadeler ve Kuva-yı
Milliye'nin tanıtma şekli, milli komutanlarımızın ve Kuva-yı Milliye'mizin
yüksek şeref ve haysiyetlerine karşı bir saldırı sayıldığından ve
adı geçen generalin hak ve etkisi dışında görüldüğünden bu konuda
İstanbul'da bulunan İtilâf Devletleri siyası temsilcilerinin bir muhtıra
ile dikkatleri çekilmişti. 25 Eylül 1919 tarihinde General Solly Flood'un
Fuat Paşa'ya gönderdiği, bir kurmay binbaşı ile Eskişehir İngiliz
kontrol subayından oluşan bir hey'et, İngilizlerin, iç işlerimize
ve Millî Mücadele'mize asla karışmayacakları konusunda söz verdiler.
Bu sıralarda, İngilizler, Merzifon'da bulunan kuvvetlerinin geri çekilmesine
memnun olup olmayacağımızı öğrenmek istemişlerdi. Elbette pek memnun
olacağımızı bildirmiştik. Gerçekten de oradaki kuvvetlerini bütün
ağırlıkları ile birlikte önce Samsun'a çektiler, daha sonra oradan
da İstanbul'a götürdüler. Eskişehir'e hâkim olduktan sonra, Fuat Paşa'yı
Bilecik ve Bursa yörelerine göndermeyi düşünüyorduk. |